Âşık Veysel'in Kayıp Filminin Sıra Dışı Hikâyesi: Yıllar Sonra Ortaya Çıkan Gizem
Âşık Veysel'in Kayıp Filmi Bulundu!

Kim derdi ki, Âşık Veysel’in sessiz sedasız kaybolmuş bir filmi, yıllar sonra bir köşede tozlanırken bulunacak? İşte tam da böyle bir sürprizle karşılaştık. Üstelik filmin hikâyesi, kendisi kadar dokunaklı.

1970’lerin başında çekilen bu belgesel, aslında bir dönemin ruhunu yansıtıyor. Veysel’in o içli sesi, sazının tellerine dokunuşu, adeta zamanın dışına çıkıyor. Ama filmin kaderi, tıpkı onun hayatı gibi inişli çıkışlı olmuş.

Bir Sandıkta Unutulmuş Hazîne

Her şey, Sivas’ın Şarkışla ilçesinde bir evin tavan arasında başladı. Kim bilir kaç yıldır orada duran bir sandık, içinde sakladığı sırrıyla bekliyormuş meğer. Açıldığında ortaya çıkan film ruloları, restorasyon uzmanlarını bile şaşkına çevirdi.

Filmin peşine düşen araştırmacılar, işin içinden çıkamadı önce. Çünkü:

  • Kimse böyle bir çekimin yapıldığından haberdar değildi
  • Arşivlerde kaydı bile yoktu
  • Veysel’in yakınları bile "Öyle bir şey çekildi mi?" diye şaşırdı

Peki nasıl oldu da bu hazîne gün yüzüne çıktı? İşte asıl mesele burada başlıyor.

Bir Tesadüf mü, Kader mi?

O evin sahibi, aslında filmin yönetmeninin yeğeni çıktı. Amcasının ölmeden önce "Sakın unutma bunları" dediği sandığı, tam 40 yıl sonra açmış. İçindekileri görünce donakaldığı anı şöyle anlatıyor: "Sanki Veysel bana göz kırptı."

Restorasyon süreci ise başlı başına bir macera. Negatifler o kadar hassastı ki, en ufak bir yanlış hareket her şeyi mahvedebilirdi. Neyse ki, İstanbul’daki bir laboratuvar bu işin altından kalkmayı başardı.

Filmin en çarpıcı yanı? Veysel’in daha önce hiç görülmemiş anları. Saz çalarken dudaklarından dökülen mırıltılar, köyünde gezerken çekilmiş samimi kareler... Hepsi birer tarihî belge niteliğinde.

Neden Bu Kadar Önemli?

Şöyle düşünün: Türkiye’nin en önemli halk ozanlarından birinin, adeta yeniden keşfedilen bir portresi bu. O dönemin ruhunu, müziğini, insanını anlatan bir zaman kapsülü.

Filmin bir bölümünde Veysel, şu sözleri söylüyor: "Gözlerim görmüyor ama yüreğim her şeyi görüyor." Belki de bu film, onun yüreğinden yansıyanları görmemizi sağlıyor.

Şimdi soruyorum size: Kaçımızın evinin bir köşesinde böyle hazîneler saklı? Kim bilir, belki siz de bir gün böyle bir sürprizle karşılaşırsınız. Ne dersiniz?