Dünyanın gözü önünde bir trajedi yaşanıyor. Gazze Şeridi'nde insanlar adeta birer birer eriyor. Son 24 saat içinde 10 masum can daha, açlığın pençesine düşerek hayata veda etti. Bu, sadece bir istatistik değil; her biri bir hikaye, bir ailenin yıkılışı.
Durum o kadar vahim ki, BM yetkilileri "bölgede insanlık dışı koşullar" olduğunu belirtiyor. Çocukların kemikleri sayılıyor, anneler bebeklerini doyuramamanın acısıyla kıvranıyor. Ve dünya? Dünya seyrediyor.
Korkunç Rakamlar Artıyor
Son verilere göre:
- Son bir ayda açlık nedeniyle ölenlerin sayısı 50'yi aştı
- Çocuk ölüm oranları korkunç bir hızla artıyor
- Yetersiz beslenme oranı %95'lere ulaştı
Bir doktorun dediği gibi: "Burada artık tedavi etmiyoruz, ölümü geciktiriyoruz." Hastanelerde ilaç yok, ekipman yok, elektrik yok. Adeta bir ortaçağ karanlığı...
Uluslararası Toplum Sessiz
Şu ironiye bakın: Dünya gıda stokları rekor seviyelerdeyken, Gazze'de insanlar çöplükleri karıştırıyor. Yardım kuruluşlarının çabaları ise siyasi engellere takılıyor. "Bu bir insanlık ayıbı" desek az gelir.
Bölgeden gelen son görüntüler yürek parçalıyor. Bir baba, açlıktan ölen çocuğunu kucağında taşırken, "Keşke onun yerine ben ölseydim" diye feryat ediyor. Bu görüntüler 21. yüzyıla yakışmıyor.
Peki ne yapılmalı? Öncelikle:
- Acilen insani koridorlar açılmalı
- Gıda ve tıbbi malzeme ulaştırılmalı
- Uluslararası baskı artırılmalı
Unutmayalım: Bugün Gazze'de olan, yarın hepimizin başına gelebilir. İnsanlık olarak sınavımız bu.
