
İzmir'den parlamentoya uzanan yolculuğuyla tanınan AK Parti milletvekili Şebnem Bursalı, bugün meclis koridorlarında adeta fırtınalar estirdi. CHP'li bir meslektaşının yaptığı açıklamalara içi içine sığmıyordu doğrusu.
Öyle ki, Bursalı'nın sözleri siyaset arenasında şimşekleri üzerine çekti. "Yeter ki sizin gibi hainlik edenler olmasın" cümlesi, kulislerde dalga dalga yayıldı. Bu nasıl bir öfkeydi böyle?
Siyasi Gerilim Dorukta
Aslında olan biten, Türkiye siyasetinin her zamanki doğal akışından farksız. Fakat Bursalı'nın üslubu gerçekten dikkat çekiciydi. Sanki yılların birikmiş öfkesi bir anda patlamıştı. CHP'li vekilin ne dediği tam olarak bilinmezken, AK Partili vekilden gelen yanıt her şeyi anlatmaya yetiyordu.
Mecliste yaşanan bu gergin diyalog, aslında ülkenin siyasi iklimini de yansıtıyor belki. Taraflar arasındaki uçurum her geçen gün derinleşiyor. Bursalı'nın sözleri de bu derin ayrışmanın somut bir kanıtı gibiydi.
Arka Planda Neler Yaşandı?
Kim bilir belki de bardağı taşıran son damla, uzun süredir devam eden bir dizi eleştirinin sonuncusuydu. Bursalı, partisinin politikalarına yönelik saldırılara daha fazla dayanamadığını hissettirmişti. "Hainlik" suçlaması ise oldukça ağır bir itham olarak kayıtlara geçti.
Bu tür sert çıkışlar siyasette her zaman risklidir. Kimi zaman geri tepebilir, kimi zaman ise taraftarlar nezdinde kahramanlık olarak yorumlanabilir. Bursalı'nın bu riski göze alması, içinde bulunduğu ruh halini anlamamızı sağlıyor.
Peki ya sonrası? Muhalefet cephesinden nasıl bir yanıt gelecek? Meclisteki gerilim daha da tırmanacak mı? Bunları zaman gösterecek elbet.
Şimdilik, Türkiye siyasetinin bir kez daha ne kadar sert ve duygusal olabildiğine tanıklık ediyoruz. Bursalı'nın sözleri belki çok sertti ama siyasetin doğasında var olan bir sertlikti bu aslında.