
Tam 26 yıl oldu, ama o geceyi unutmak mümkün mü? 17 Ağustos 1999'da saat 03:02'de Gölcük'ü vuran 7.4 büyüklüğündeki deprem, sadece binaları yıkmadı, binlerce cana kıydı, yürekleri paramparça etti.
Sabahın o ilk ışıklarıyla birlikte ortaya çıkan manzara, Türkiye'nin en karanlık günlerinden birinin habercisiydi adeta. İnsanlar enkaz altında, sokaklar gözyaşlarıyla ıslanmıştı. Kimi sevdiklerini kaybetmişti, kimi ise bir daha asla eskisi gibi olamayacağını biliyordu içten içe.
Acının ve Dayanışmanın Sembolü
O günden bu yana her 17 Ağustos'ta, sosyal medya adeta bir hatıra albümüne dönüşüyor. Paylaşılan o duygu yüklü mesajlar, acıyı tazeliyor belki ama aynı zamanda o günlerdeki dayanışma ruhunu da hatırlatıyor insanlara.
"Unutmadık, unutturmayacağız" diyenler mi dersiniz, "Bir daha asla" diye haykıranlar mı? Her biri, o geceyi farklı şekillerde yaşamış insanların yüreklerinden kopup gelen sözler aslında.
Fotoğraflarla Hafızalara Kazınan Anlar
O dönem çekilen fotoğraflara bakınca insanın içi burkuluyor. Yıkıntılar arasında çaresizce bekleyen insanlar, enkazdan çıkarılan cansız bedenler, gözyaşlarına boğulmuş yüzler... Her biri, o korkunç gecenin sessiz tanıkları gibi.
Bugün paylaşılan anma mesajlarında en çok dikkat çeken şey, hâlâ tazeliğini koruyan o acı. Ama bir yandan da "Birlikte aştık, yine aşarız" diyen umut dolu sözler eksik değil.
Gölcük başta olmak üzere tüm Marmara'yı sarsan o deprem, Türkiye'nin hafızasına kazınmış en acı olaylardan biri olarak kalmaya devam ediyor. Ve her 17 Ağustos'ta, o günü yaşayanlar için yüreklerdeki yara yeniden kanıyor.