Balıkesir'de yaşanan o korkunç olayın ardından, hayatını kaybeden gencin annesi Handan Çalık'ın sosyal medyada yaptığı paylaşım, adeta yürekleri burktu. "Keşke geş kalsaydım" ifadesiyle dökülen o acı dolu sözler, bir annenin yaşadığı tarifsiz ıstırabı tüm çıplaklığıyla ortaya koydu.
Olay, geçtiğimiz günlerde Balıkesir'de meydana geldi - cezaevinden firar eden bir şahıs, masum bir genci hunharca katletti. Ama asıl yara, ardında kalanlarda... Özellikle de o gencin annesinde.
Bir Annenin Çığlığı: "Keşke Geç Kalsaydım"
Handan Çalık, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Keşke geç kalsaydım, keşke o an orada olmasaydım" diyerek içindeki fırtınayı kelimelere döktü. O anları tekrar yaşamanın verdiği azabı, "Neden ben?" sorusunun ağırlığını taşıyordu satır aralarında.
İnsan düşünmeden edemiyor - bir evladın kaybı nasıl bir acıdır? Özellikle de böyle vahşice, böyle anlamsızca...
Güvenlik Sorumluluğu ve Sistem Eleştirisi
Bu olay, cezaevi güvenliği konusunda ciddi soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Firari nasıl oldu da bu kadar rahat hareket edebildi? Sistem nerede aksadı? Bu sorular, hem yetkililerin hem de toplumun zihnini meşgul ediyor.
Aslında her cinayet, sadece bir can almıyor - geride kalanların hayatlarını da mahvediyor. Handan Hanım'ın yaşadığı acı, bunun en somut örneği.
Toplumsal Travma ve Dayanışma
Balıkesir halkı, bu acı olayla sarsıldı. Komşular, akrabalar, arkadaşlar... Hepsi bir ağızdan "Bu acıyı paylaşıyoruz" diyor. Ama kimse bir annenin acısını tam olarak anlayamaz - o, bambaşka bir şey.
Şu an için en önemli şey, Handan Hanım'a ve ailesine destek olmak. Onların bu zor günlerinde yanlarında olmak. Çünkü zaman, bazı yaraları asla tam olarak iyileştiremiyor.
Bu trajedi, toplum olarak güvenlik sistemimizi ve birbirimize olan bağlılığımızı tekrar düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Umarım benzer acılar bir daha yaşanmaz - kimse böyle bir acıyı tatmasın.