Güneşin hiç eksik olmadığı Antalya'da, turizmin kalbinin attığı bölgelerden birinde hüzün dolu bir haber yayıldı. Dün sabah saatlerinde, lüks bir otelin sessizliği acı bir keşifle bozuldu.
Oda personeli, 66 yaşındaki misafirin check-out saati geçmesine rağmen odadan çıkmadığını fark etti. Kapıyı çaldılar, cevap yoktu. İçeri girdiklerinde ise ne yazık ki hiç kimsenin görmek istemediği manzarayla karşılaştılar.
Otel Çalışanları Şokta
Olayı ilk fark eden temizlik görevlisi, "Hayatımda unutamayacağım bir andı" diyor gözleri dolarak. "Normalde sakin bir misafirdi, kimseye zararı dokunmazdı. Böyle bir son hiç yakışmadı ona."
Otel yetkilileri hemen 112 Acil ve polisi aradı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, adamın hayatını kaybettiğini teyit etti. İşte bu noktada her şey daha da karmaşık bir hal aldı.
Soru İşaretleri Büyüyor
Polis ekipleri odayı incelemeye başladığında, ölümün doğal görünmediğini düşündüren bazı detaylar ortaya çıktı. Dışarıdan bakınca her şey normal görünüyordu ama -biliyorsunuz işte- bazen detaylar en çok şeyi anlatır.
Adli tıp ekipleri saatlerce çalıştı. Her santimi incelediler. Ceset, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Kesin ölüm nedeni ancak otopsi sonrası netleşecek.
Kimdi Bu Adam?
Olayın kahramanı -evet, artık ona böyle demek daha doğru- 66 yaşındaki A.B.'ydi. Tek başına seyahat ediyordu. Kayıtlara göre birkaç gün önce otele giriş yapmıştı. Personel onu "sessiz, kendi halinde bir misafir" olarak hatırlıyor.
Akrabalarına ulaşıldı, haberi aldılar. İnanmakta zorlandıkları belliydi. Belki de en acı tarafı buydu - bir anda gelen o telefon, hayatlarını sonsuza kadar değiştiren.
Otel yönetimi soruşturma devam ederken detay veremeyeceklerini belirtiyor. Ancak şunu söyleyebilirim ki, böyle olaylar turizm sezonunun tam başında hem otel çalışanlarını hem de diğer misafirleri derinden etkiliyor.
Antalya Emniyet Müdürlüğü ekipleri, ölüm nedenini aydınlatmak için çalışmalarını sürdürüyor. Kamera kayıtları inceleniyor, tanıklarla görüşülüyor. Her detay, bu hüzünlü puzzle'ın bir parçasını oluşturuyor.
Bu tür olaylar, aslında hepimize şunu hatırlatıyor: Hayat ne kadar kırılgan, değil mi? Bir otel odasında, yüzlerce insanın arasında, yalnız başına son nefesini vermek... Düşünmesi bile insanı ürpertiyor.
