Avukat Serdar Öktem Suikastinde Şok İfadeler: 'İntikam Alındı' Diye Bağırıyorlardı!
Avukat Suikastinde 'İntikam Alındı' İtirafı

İstanbul'un soğuk bir kasım akşamında yaşanan o kanlı olay, hâlâ zihinlerde tazeliğini koruyor. Avukat Serdar Öktem'in hunharca öldürülüşü, aslında ne kadar planlı ve soğukkanlı bir şekilde işlendiğini gözler önüne seriyor.

Olayla ilgili gözaltına alınan şüphelilerin ifadeleri ise tüyler ürpertici. Sanki bir aksiyon filminden fırlamış gibi duran detaylar, gerçeğin kurgudan çok daha vahşi olabildiğini kanıtlıyor adeta.

O Anları Anlattılar: 'İntikam Alındı' Nidaları

Şüphelilerden birinin ifadesi öyle net ki, insan ister istemez o anları gözünde canlandırıyor. "Ateş ettikten sonra 'İntikam alındı, intikam alındı!' diye bağırıyorlardı" sözleri, olayın arkasındaki motivasyonu düşündürüyor insana. Acaba ne tür bir kin, ne tür bir nefret böyle bir eylemi tetiklemişti?

Diğer şüphelinin anlattıkları ise daha da ürpertici: "Silah seslerini duyduktan sonra oradan uzaklaştık." Bu kadar basit, bu kadar soğuk... İnsan hayatının hiçe sayıldığı anlar bunlar.

Otoparkta Kanlı Sahne

Otoparktaki o görüntüler hâlâ hafızalarda. Serdar Öktem, arabasına doğru yürürken aniden beliren silahlı saldırganlar... Ve ardından yankılanan silah sesleri. Sanki zaman donmuş gibiydi o an.

Olay yerine ilk ulaşanların anlattıklarına göre, her şey o kadar hızlı gelişmişti ki, kimse ne olduğunu anlayamamıştı. Bir anda her yer kan olmuştu. İnsanın içini acıtan bir manzaraydı bu.

Peki Neden?

Asıl merak edilen, bu vahşetin arkasındaki gerçek neden. 'İntikam' sözcüğü havada kalırken, akıllarda onlarca soru işareti oluşuyor. Bir avukata yönelik böyle bir saldırının altında yatan sebep ne olabilirdi ki?

Emniyet yetkilileri soruşturmanın tüm hızıyla devam ettiğini belirtiyor. Ancak şu an için somut bir açıklama yapmaktan kaçınıyorlar. Sanırım hepimiz sabırsızlıkla gerçeklerin ortaya çıkmasını bekliyoruz.

Bu olay, aslında toplum olarak ne kadar kırılgan bir yapıda olduğumuzu bir kez daha gösterdi. Bir anda her şey değişebiliyor, hayatlar sona erebiliyor. Ve geriye sadece sorular, acılar ve cevaplanmayı bekleyen 'neden'ler kalıyor.