DEAŞ'ın Sözde 'Türkiye Emiri' Artık Bıraktığını Açıkladı: 'Yaşlandım, Yeter'
DEAŞ'ın Sözde Emiri: Yaşlandım, Bıraktım

Ortalığı birbirine katan o karanlık günler geride kaldı derken, eski bir DEAŞ mensubunun şaşırtıcı açıklamaları gündeme bomba gibi düştü. Öyle sıradan bir ayrılık hikayesi değil bu - neredeyse emeklilik kararı almışçasına, "artık bıraktım" diyor.

Hatırlayın o çalkantılı dönemleri... 2014-2015 yılları, DEAŞ'ın en acımasız zamanları. İşte tam da o günlerde, örgütün sözde 'Türkiye emiri' olduğu iddia edilen Hüseyin Y., şimdi savcılık karşısında bambaşka bir hikaye anlatıyor. Sanki uzun yıllar çalışıp emekli olmuş bir işçi edasıyla, "Yaşlandım, bıraktım artık" diyecek kadar ilginç ifadeler kullanıyor.

Örgüt İçindeki Karanlık Yolculuk

Aslında her şey 2013'te başlamış. Suriye'ye geçiş, örgüte katılış... Ama en dikkat çekici detay, 2014'te Türkiye'ye dönüşüyle geliyor. Öyle ki, kendisini 'Türkiye emiri' olarak tanıtan Hüseyin Y., bu unvanı reddetmekle kalmıyor, "Ben sadece mali işlerden sorumluydum" diyerek rolünü küçültmeye çalışıyor.

İstanbul'da yakalanış hikayesi de oldukça dramatik. Güvenlik güçlerinin operasyonu sırasında ele geçirilişi, adeta bir gerilim filmi sahnesi gibi. Üzerinden çıkanlar ise hayli şaşırtıcı: 45 bin lira nakit para, dört cep telefonu ve çeşitli belgeler...

"Artık Yeter" Diyen Bir Terör Örgütü Üyesi

En çarpıcı kısım ise savcılık ifadesi. Normalde bu tür örgüt mensuplarının pişmanlık duymadan, inatla savunma yaptığını biliriz. Ama Hüseyin Y. öyle demiyor. "Zamanla fikirlerim değişti" diyor, hem de öyle bir değişim ki, "yaşlandım" gerekçesiyle örgütten ayrıldığını iddia ediyor.

Bu nasıl bir dönüşüm sizce? Bir insan önce terör örgütüne katılıyor, sonra yaşlandığı için bırakıyor. Sanki zorlu bir kariyerden emekli olmuş gibi... Gerçekten insanın aklına takılıyor: Terör örgütü üyeliği yaşla mı ilgili?

Mali İşler ve Para Transferleri

İddialara göre Hüseyin Y.'nin asıl görevi para toplamakmış. Örgüt mensuplarına maddi kaynak sağlamak, para transferleri düzenlemek... İstanbul'da ele geçirildiğinde üzerinde bulunan 45 bin liranın kaynağı da merak konusu tabii.

Aslında bütün bu hikaye bize çok önemli bir şey gösteriyor: Terör örgütlerinin nasıl işlediğini, üyelerin zamanla nasıl değişebildiğini... Belki de Hüseyin Y. gerçekten pişman oldu, kim bilir? Ama şu kesin ki, 'yaşlandım' gerekçesi terör örgütü üyeliğinden ayrılmak için hiç de inandırıcı bir mazeret değil.

Sonuçta güvenlik güçlerimiz her zaman tetikte. Bu tür açıklamalar ne kadar samimi, zaman gösterecek. Şimdilik, bir dönemin karanlık yüzüne ait bu ilginç itiraflar, adli süreçte değerlendirilmeyi bekliyor.