Korkunç İtiraf: Kızı ve Torununu Katleden Adamın Eşi Açıkladı - 3 Ay Yatak Odasından Çıkmadı!
Katil 3 Ay Odasından Çıkmadı!

Adana'da yaşanan ve toplumun yüreğini sızlatan o olayın detayları, duruşma salonunda konuşulduğunda herkes donup kaldı. Sanki bir gerilim filminden fırlamış gibiydi anlatılanlar, ama maalesef acı bir gerçekti.

Olayın sanığı M.A., geçtiğimiz temmuz ayında öz kızı Gülşah A. ile minik torunu Sudenaz'ı hunharca katletmişti. İşte o karanlık günün üzerinden aylar geçti, ancak yaralar hâlâ kanıyor.

Duruşmada Yürek Burkan İtiraflar

Son duruşmada, sanığın eşi ve olayların bir diğer tanığı N.A., ifade verdi. Söyledikleri mahkeme salonundaki herkesi adeta dondurdu. Neredeyse duyamayacağımız kadar alçak bir sesle, "O olaydan sonra tam üç ay boyunca yatak odasından dışarı adım atmadı" dedi.

Düşünsenize - evin içinde, aynı çatı altında, öz kızını ve torununu öldüren bir adamla yaşamak. Ve o adamın üç ay boyunca odasına kapanması. İnsanın aklı almıyor doğrusu.

"Yemek Getiriyordum, Konuşmuyordu"

N.A.'nın anlattıkları daha da iç karartıcıydı: "Yemeklerini kapının önüne bırakıyordum. İçeri almıyor, benimle iletişim kurmuyor, tek kelime etmiyordu. Sanki dünyayla tüm bağlarını koparmıştı."

Bu nasıl bir psikolojik durumdur ki, bir insan kendi eliyle işlediği vahşetten sonra aylarca odasına kapanır? Akıl alır gibi değil.

Savunma ve İtirazlar

Duruşmada sanık M.A., "kasten öldürme" suçlamasını kabul etmedi. Savunmasında olayın bir kaza sonucu gerçekleştiğini iddia etti. Ancak savcılık, delillerin aksini söylüyor.

Katledilen Gülşah A.'nın babası ise duruşmada duygusal anlar yaşadı. "Kızımın ve torunumun katili en ağır şekilde cezalandırılsın" diye haykırdı.

Adli Tıp Raporu Şoke Etti

Mahkemeye sunulan adli tıp raporu, sanığın "tam teşekküllü bir hastanede tedavi görebileceğini" belirtiyordu. Yani akli dengesinin yerinde olduğu tespit edilmişti.

Peki nasıl olur da bir baba, bir dede böyle bir vahşeti işleyebilir? Bu sorunun cevabını belki de hiçbir zaman tam olarak bilemeyeceğiz.

Duruşma ertelendi, ancak Adana'da bir ailenin parçalanışının acısı hepimize şu dersi veriyor: Bazen en korkunç şeyler, en yakınımızdaki kişilerden geliyor.