Konya'da akşam saatlerinde başlayan sıradan bir tartışma, dakikalar içinde kanlı bir trajediye dönüştü. Komşuların 'artık durun' diye bağırmasına aldırmayan çiftin kavgası, birdenbire sustu. O sessizlik ölüm sessizliğiydi.
İşte o an her şey değişti. Belki de yıllardır biriken öfke patlamıştı. M.E., eşi G.E.'yi tam 45 kez bıçakladı. Korkunç bir rakam bu - neredeyse inanması güç. Her darbe, bir öfke patlaması, her bıçak darbesi bir hayatın sona erişiydi.
Kaçış ve Yakalanış
Olay yerinden hızla uzaklaşmaya çalışan zanlı M.E., polisin hızlı müdahalesi sayesinde kısa sürede ele geçirildi. Sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu - oysa ellerinde kurbanın kanı, üzerinde suçun tüm izleri vardı.
Gelen sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen G.E.'nin hayata tutunması mümkün olmadı. O bıçak darbelerinden sonra zaten şansı yoktu - kimin olurdu ki?
Adalet Yolculuğu Başlıyor
İfadesi alınan zanlı M.E., 'kasten adam öldürme' suçundan adliyeye sevk edildi. Mahkeme, çıkarttığı tutuklama kararıyla zanlıyı cezaevine gönderdi.
Bu tür olaylar insanı düşündürüyor - ne oluyor da insanlar en yakınlarına bu kadar acımasızca davranabiliyor? Aile içi şiddetin bu denli vahşi boyutlara ulaşması, toplum olarak hepimizi derinden yaralıyor. G.E.'nin ardından geride kalanlar ise cevapsız sorularla baş başa...