Antalya'da yaşanan olay, insanın kanını donduran cinsten. Öyle ki, normal bir insanın aklının alabileceği türden değil. Bir baba, kendi öz kızına ve torununa nasıl kıyar? İnsanlığın sınırlarını zorlayan bu vahşetin detayları, içinizi ürpertmeye yetecek.
Olay, geçtiğimiz günlerde Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde patlak verdi. Komşuların "Bir şeyler ters gidiyor" diye şüphelenip kolluk kuvvetlerine haber vermesiyle başlayan süreç, akıl almaz bir insanlık dramını ortaya çıkardı.
3 Aylık Bir Kabus
Şüphelinin eşi, tamı tamına üç ay boyunca evden dışarı adım atamamış. Düşünsenize, 90 gün boyunca bir eve hapsolmak... Kapılar kilitli, pencereler kapalı, dünyayla tüm bağlantı kesilmiş. Kadın, bu süre zarfında adeta bir tutuklu gibi yaşamış.
Komşuların ifadeleri ise durumun vahametini gözler önüne seriyor: "Son zamanlarda onları pek göremiyorduk. Evden çıkmıyorlardı. Bir gariplik olduğunu hissetmiştik zaten." İnsanın içine doğmuş olmalı ki, sonunda dayanamayıp yetkililere bildirmişler.
Korkunç Gerçek Ortaya Çıkıyor
Polis ekipleri olay yerine ulaştığında karşılaştıkları manzara, gerçekten yürek burkan cinstendi. Evin içinde iki cansız beden... Biri genç bir kadın, diğeri ise masum bir çocuk. İkisi de şüphelinin en yakınlarıymış - kendi kızı ve torunu.
Şüpheli, olayların patlak vermesinin ardından olay yerinden kaçmayı denemiş. Ama nafile. Kolluk kuvvetleri tarafından kısa sürede yakalanarak gözaltına alınmış. Şimdi, adaletin önünde hesap vermeyi bekliyor.
Akıllarda Kalan Sorular
Bu tür olaylar insanın aklına ister istemez bir sürü soru getiriyor. Nasıl olur da bir insan, kendi kanından olanlara bu kadar acımasızca davranabilir? Üç ay boyunca eşini eve nasıl hapseder? Komşular neden daha erken müdahale etmedi?
Uzmanlar, bu tür vakalarda erken uyarı işaretlerinin genellikle gözden kaçtığını belirtiyor. Aile içi şiddetin bu denli vahim boyutlara ulaşması, toplum olarak hepimizin üzerinde düşünmesi gereken bir konu. Belki de artık komşularımızın hayatlarına biraz daha fazla dikkat etmeliyiz.
Antalya'da yaşanan bu trajedi, maalesef toplumumuzdaki şiddetin ulaştığı korkunç boyutları bir kez daha gözler önüne serdi. Umarım, bir daha böyle acılar yaşanmaz ve adalet, bu masum kurbanlar için gereken cezayı verir.