Şırnak'ta yaşanan ve yürekleri burkan bir olay, toplumun kanayan yarası haline gelen şiddetin bir kez daha masum yaşamları hedef aldığını gösterdi. Geçtiğimiz günlerde meydana gelen bıçaklı saldırı, hem bir anneyi hem de dünyaya gözlerini bile açamayan bir bebeği yok etti.
Olay, şehrin merkezinde, sıradan bir günde patlak verdi. Henüz kimliği tam olarak açıklanmayan hamile kadın, adeta bir kabusun içine düştü. Bıçak darbeleri... Önce şok, sonra acı. İnsanın içini acıtan detaylar işte böyle başladı.
Hastane Koridorlarında Yaşanan Drama
Yaralı halde hastaneye yetiştirilen kadın, doktorların tüm müdahalelerine rağmen bebeğini kurtaramadı. O küçük can, daha hayatının baharında soldu gitti. Hastane koridorlarında yankılanan çığlıklar, bu trajedinin ne denli derin olduğunu anlatmaya yetiyordu aslında.
Kadının durumuysa -ne yazık ki- kritik ama stabil. Fiziksel yaralar zamanla iyileşebilir belki, ama ya ruhundaki yaralar? O küçük meleğini toprağa vermenin acısı hiç diner mi?
Adalet Bekleyen Sorular
Olayla ilgili soruşturma derinlemesine devam ederken, akıllarda onlarca soru işareti var. Saldırgan ya da saldırganlar kim? Motivasyonları neydi? Bu kadar şiddet neden? Cevabını bulmakta zorlandığımız sorular bunlar.
Şırnak Emniyet Müdürlüğü ekipleri, olay yerinde inceleme yaparken, bölge sakinleri de dehşet içinde. "Nasıl oldu bu?" diye soruyor herkes birbirine. Haklılar da.
- Mağdur hamile kadın hastanede tedavi altında
- Yeni doğan bebek tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı
- Saldırgan veya saldırganlar hakkında soruşturma sürüyor
- Bölge halkı olaydan derin üzüntü duydu
Bu trajedi, toplum olarak şiddetle mücadele konusunda ne kadar yol almamız gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Masum yaşamlar, bir anlık öfkenin kurbanı oluyor. Ve geriye, tarifsiz bir acı ile cevapsız sorular kalıyor.
Şırnak'ta yaşanan bu elim hadise, aslında hepimizin yüreğinde derin bir yara açtı. Umarım adalet tecelli eder ve bir daha böyle acılar yaşanmaz.
