Öyle bir itiraf ki insanın kanını donduruyor. Duyduğunuzda inanamayacaksınız belki ama gerçek. Bir canavar daha ortaya çıktı ve kurbanlarının peşine düşmüş.
17 yaşındaki Hasret'in son anları... İnsanın içini acıtan, yüreğini burkan o son dakikalar. Genç kızın başına gelenler, aslında hepimizin başına gelebilirdi - kimse böyle şeylerin kendi kapısını çalacağını beklemez çünkü.
Altıncı Kurbanın Son Saatleri
Olay öyle sıradan başlıyor ki. Hasret, o gün her zamanki gibi evden çıkmış. Ailesi son görüşlerinde onun gülümsemesini hatırlıyor. Kim bilebilirdi ki bu son olacağını?
Katil itiraf ederken hiç tereddüt etmemiş. Sanki normal bir şey anlatıyormuş gibi... "Boğdum" demiş, "sonra da kuyuya attım." Bu kadar soğukkanlı, bu kadar insanlıktan uzak.
Adli Tıp Raporları Konuşuyor
Olay yerinde bulunan bulgular gerçekten şoke edici. Hasret'in son anlarında ne kadar mücadele ettiği belli oluyor. Tırnaklarında toprak izleri, ellerinde çizikler... Direnmiş, hayata tutunmaya çalışmış ama nafile.
Kuyudan çıkarılan ceset üzerinde yapılan incelemeler, ölümün boğulma sonucu gerçekleştiğini gösteriyor. Ancak asıl korkunç olan, bunun bir kaza değil, planlı bir cinayet olması.
Seri Katilin Psikolojisi
Bu tür vakalarda en çok merak edilen şey: Nasıl oluyor da bir insan bu kadar canavarlaşabilior? Uzmanlar, seri katillerin genellikle çocukluk travmaları olduğunu söylüyor ama bu, işledikleri suçları asla mazur göstermiyor.
Katilin ifadesinde dikkat çeken detaylar var. Hiç pişmanlık belirtisi göstermemesi, kurbanlarını insan olarak bile görmemesi... İşte bu korkunç.
- 6. kurban olduğu tespit edilen Hasret
- 17 yaşında genç bir kız
- Boğularak öldürülmüş
- Cesedi kuyuya atılmış
- Katil itiraf etmiş
Ailelerin acısını tahmin etmek mümkün değil. Bir evlat kaybetmek... Üstelik böyle korkunç şartlarda. Hasret'in annesi komşularına "O benim her şeyimdi" diye ağlarken, insanın yüreği parçalanıyor.
Güvenlik Sorunu mu Var?
Bu olay aslında daha büyük bir soruna işaret ediyor. Toplum olarak güvende miyiz? Gençlerimiz sokaklarda rahatça dolaşabiliyor mu? Cevap maalesef hayır.
Yetkililer konuyla ilgili açıklama yaparken, "Gerekli önlemler alınacak" diyorlar. Ama kaçıncı kez duyuyoruz bu sözleri? Hasret'ten önce de kurbanlar vardı, maalesef ondan sonra da olacak gibi görünüyor.
Sonuç olarak, bir aile daha parçalandı. Bir genç kız daha hayata veda etti. Ve biz, bu korkunç gerçeklerle yaşamaya devam edeceğiz. Umarım adalet yerini bulur da Hasret'in ailesi en azından bu acıyla baş etmeyi başarabilir.
