Sosyal Medyadan Cinayet İtirafı: 'Öldürdüm' Yazıp Polisi Bekledi!
Sosyal Medyadan Cinayet İtirafı: 'Öldürdüm'

İstanbul'da yaşanan ve sosyal medyaya düşen bir cinayet itirafı, herkesi şoke etti. Öyle ki, zanlı işlediği korkunç suçu adeta gururla itiraf edercesine paylaştı.

Olay, geçtiğimiz günlerde İstanbul'un göbeğinde, her şeyin normal seyrettiği bir günde patlak verdi. Aslında sıradan bir gün olacaktı ama sosyal medyada dolaşan bir paylaşım her şeyi değiştirdi.

"Öldürdüm" Yazdı ve Beklemeye Başladı

Paylaşım kısa ama bir o kadar da ürperticiydi: "Birini öldürdüm." Bu sözlerin altına ise konum bilgisi düşülmüştü. Sanki "Gelin beni bulun" dercesine...

Polis ekipleri sosyal medyada viral olan bu itirafı görür görmez harekete geçti. İhbar üzerine zanlının belirttiği adrese giden ekipler, olay yerine ulaştığında şok edici bir manzarayla karşılaştı.

Kan Lekeleri ve Sessizlik

Evet, evet bildiniz - zanlı oradaydı. Ama daha da ürkütücü olan, evin içindeki kan izleriydi. Her şey onun itirafının doğru olduğunu gösteriyordu.

İşin ilginç yanı? Zanlı polisi bekliyordu. Hiçbir direniş göstermeden, sakin bir şekilde. Sanki her şey planlanmış gibiydi.

Peki ama neden? Neden bir insan böyle bir şey yapar da sonra da gelip beni alın der? İşte bu sorunun cevabı henüz net değil.

Mahkemeye Çıkarıldı ve...

Olay yerinden alınan zanlı doğruca adliyeye götürüldü. Savcılık ifadesi, mahkeme heyetinin kararı derken... Sonuç tahmin ettiğiniz gibi oldu.

Zanlı tutuklandı. Evet, o şok edici itirafın sahibi şimdi cezaevinde. Ama asıl soru hala cevapsız: Bu kadar açık şekilde itiraf etmenin ardında yatan gerçek sebep ne?

Bazı komşular olay günü sesler duyduklarını söylüyor. Bazıları ise hiçbir şeyden haberi olmadığını iddia ediyor. Ortada dolaşan dedikodular ise cabası.

Sosyal Medyanın Karanlık Yüzü

Bu olay aslında çok önemli bir gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi: Sosyal medya sadece güzel selfielerin paylaşıldığı bir yer değil. Bazen karanlık sırların itiraf edildiği bir platforma dönüşebiliyor.

Uzmanlar bu tür davranışların altında yatan psikolojik sebepleri araştırıyor. Belki pişmanlık, belki gurur, belki de başka sebepler... Kim bilir?

Bir gerçek var ki o da şu: Bu olay, sosyal medyanın suç dünyasında nasıl kullanıldığına dair ürkütücü bir örnek oldu. Ve maalesef muhtemelen son da olmayacak.