İstanbul'da dün akşam saatlerinde yaşanan olaylar, adeta bir aksiyon filmi sahnesini andırıyordu. Gözlerini kan bürümüş bir grup, sırf bir araç elde etmek uğruna insan hayatını hiçe saydı.
Olay, Sultangazi'de meydana geldi. Bir uzman çavuş, görevi başındayken hunharca saldırıya uğradı. Saldırganlar, askeri personeli soğukkanlılıkla öldürdükten sonra resmi aracına el koydular.
Polise Ateş Açtılar, Kanlı Kaçış Başladı
İşin en vahimi ise bundan sonra yaşandı. Katil zanlıları, polisin kendilerini durdurma girişimi sırasında tam anlamıyla çılgına döndüler. Silahlarını polis ekiplerine doğrultup ateş açtılar - inanılmaz ama gerçek.
O anları yaşayan bir tanık, "Hayatımda bu kadar korkunç bir şey görmemiştim" diyor. "Sokak ortasında silah sesleri yankılanıyordu, herkes panik içinde kaçışıyordu."
Yaralı Polis ve Büyük Operasyon
Çıkan çatışmada ne yazık ki bir polis memurumuz yaralandı. Yaralı polis, derhal hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Durumu stabil, ama yaşadığı travma elbette kolay atlatılır gibi değil.
Olay sonrası bölgeye adeta bir ordu gücünde polis ekibi sevk edildi. Helikopterler havada, özel ekipler yerde - zanlıları bulmak için her yeri arıyorlar. Şu ana kadar iki şüpheli yakalandı, ama diğerleri hala kaçak.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, "Olayla ilgili soruşturma devam ediyor, tüm zanlıları en kısa sürede adalete teslim edeceğiz" denildi.
Bu olay, aslında hepimizin aklına şu soruyu getiriyor: Nereye gidiyoruz? Bir araç uğruna insan hayatı bu kadar değersiz mi? Cevabını bilen varsa söylesin, çünkü ben anlamakta güçlük çekiyorum.
