Bursa'da yaşanan olay, adeta bir film senaryosunu andırıyor. Hayatını sessiz sakin geçiren ileri yaştaki bir vatandaş, bir telefon görüşmesiyle kabusa uyandı. Telefonun diğer ucundaki ses, onu oğlunun başına bela aldığına inandırdı. 'Oğlunuz gözaltında, para yollamazsanız hapse girecek' dediler. İnanmak istemedi ama için için de korkuyordu.
O anki panik ve endişeyi tahmin etmek zor değil. Bir baba için evladından daha değerli ne olabilir ki? Tüm birikimini, emeklilik parasını, güvenle sakladığı o 5 milyon lirasını alıp dolandırıcıların söylediği hesaba yatırdı. İşlem tamamlandıktan sonra, gerçeği fark ettiğinde ise çok geçti. Para, buharlaşıp uçmuştu.
Artan Dolandırıcılık Vakaları Hepimizi Tehdit Ediyor
Bu olay, maalesef tek başına bir vaka değil. Son zamanlarda özellikle yaşlı vatandaşları hedef alan bu tarz dolandırıcılık hikayeleri artışta. Suçlular, insanların en zayıf anlarını ve en derin duygularını –aile sevgisini, korkuyu– kullanmayı çok iyi biliyorlar. Acımasızlar, evet. Ve inanılmaz derecede ikna ediciler.
Peki ne yapmak gerekiyor? İşte birkaç kritik uyarı:
- Tanımadığınız hiçbir numaradan gelen aramalara güvenmeyin.
- Sizi aceleyle para göndermeye zorlayan her talebi reddedin.
- Polis, savcılık veya banka çalışanı olduğunu iddia eden kişilere asla kişisel veya banka bilgilerinizi vermeyin.
- Böyle bir durumla karşılaşırsanız, hemen ilgili kurumu (bankanız veya polis) arayarak doğrulama yapın.
Bu tarz olaylar, hepimizin daha dikkatli ve birbirimize karşı daha koruyucu olmamız gerektiğini hatırlatıyor. Komşularımıza, ailemizdeki yaşlı bireylere bu konularda sürekli uyarılarda bulunmalıyız. Çünkü onlar, bazen teknolojinin bu karanlık yüzüne karşı en savunmasız olanlar.
