Sosyal Medya Fenomenine Ağır Ceza: 7'şer Yıl Hapis İki Ayrı Suçtan!
Fenomen Mertcan A.'ya 7'şer Yıldan 14 Yıl Hapis

İstanbul'da görülen ve sosyal medya dünyasını sarsan bir dava sonuçlandı. Neredeyse bir anda ünlenen, binlerce takipçiye ulaşan fenomen Mertcan A., adaletin elinden kurtulamadı. İki ayrı suçtan, iki ayrı ceza... Toplamda 14 yıl. Evet, yanlış duymadınız.

Mahkeme salonunda adeta bir gerilim filmi sahnesi yaşandı. Savcı, dosyayı oldukça ağır bulduğunu belirterek, "Sosyal medya güvenini kötüye kullanma" ve "gençleri zehirleme" suçlamalarını dile getirdi. Karşısında ise, bir zamanlar ekranlarda gülümseyen yüz şimdi allak bullak olmuştu.

Dolandırıcılıkta Kullanılan Yöntemler

Peki, bu kadar insanı nasıl kandırdı? Yöntem aslında basit ama bir o kadar da sinsiydi. Takipçilerine, özel eğitim programları, iş fırsatları ve hatta yatırım tavsiyeleri sundu. Güveni sağlamak için gösterişli bir hayat sürdü. Lüks arabalar, pahalı saatler... Hepsi bir gösteriş abidesiydi aslında. İnsanlar ona inandı, paralarını emanet etti. Sonra? Sonrası yok. Para yatıran yüzlerce kişi bir daha kendilerine ulaşılamayan bir telefon numarasıyla baş başa kaldı.

Ortalık karıştı. Şikayetler üst üste gelmeye başlayınca, kolluk kuvvetleri harekete geçmekte gecikmedi. Yaptıkları araştırmalar, dijital dünyadaki izlerin peşine düşmeleriyle birlikte, Mertcan A.'nın sadece bir dolandırıcı olmadığı ortaya çıktı.

Uyuşturucu Satışının Deşifresi

İşin daha vahim boyutu ise ikinci suçlamada saklıydı. Savcılık iddianamesine göre, fenomen, aynı zamanda uyuşturucu madde ticareti de yapıyordu. Sosyal medya üzerinden kurduğu gizli kanallarla, özellikle gençlere yönelik bir satış ağı oluşturmuştu. Kod adlar, şifreli konuşmalar... Her şey çok planlıydı. Ancak dijital çağda hiçbir şey tamamen gizli kalmıyor. Polis ekiplerinin siber suçlar biriminin yaptığı teknik takip, bu karanlık ağı deşifre etmeye yetti.

Duruşmalar aylarca sürdü. Sanık, başlangıçta suçlamaları reddetti. "İftira" dedi. Ancak, mahkeme önüne serilen deliller – finansal kayıtlar, mesajlaşma geçmişleri, tanık ifadeleri – öyle güçlüydü ki, savunma zor anlar yaşadı. Son savunmasında ise pişmanlık ifadeleri kullandı, ancak yargıçlar için bu, işlenen suçların büyüklüğünün yanında hafif kaldı.

Nihayetinde, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi kararını açıkladı: nitelikli dolandırıcılıktan 7 yıl, uyuşturucu madde ticaretinden ayrıca 7 yıl hapis cezası. Cezaların ayrı ayrı verilmesi, toplam hapis süresinin uzunluğunu gözler önüne serdi. Avukatların temyiz yoluna gideceği konuşulsa da, bu karar, sosyal medya güvenilirliği konusunda adeta bir ders niteliğinde.

Bu olay, dijital itibarın ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha hatırlattı. İnternette parlayan yıldızlar, gerçek hayatın kurallarından muaf değil. Adalet, sanal dünyada işlenen suçların da peşini bırakmıyor. Dijital ayak izleri, en sağlam delillerden biri haline geldi artık. Bu dava, belki de birçokları için sonun başlangıcı oldu.