İnanmakta güçlük çekeceksiniz ama Bursa'da gözünüzü bile kırpamayacağınız kadar kısa bir sürede, neredeyse bir sihirbazlık numarası gibi, bir telefon buharlaşıp gitti. Olay, kent merkezindeki bir iş yerinde yaşandı ve güvenlik kameraları her şeyi kaydetti - tüm o küstahça davranışları, o kendinden emin hareketleriyle birlikte.
Aslında her şey çok sıradan başladı. İş yerindeki personel, müşteriyle ilgilenmek için telefonunu tezgahın üzerinde bırakmak zorunda kaldı. Sadece birkaç saniyeliğine, belki de iki nefes alıp verme süresi kadar. Ama o kısacık zaman dilimi, hırsız için fazlasıyla yetti.
Göz Açıp Kapayıncaya Kadar Kayboldu
Güvenlik kamerası görüntüleri -ki bunları izlerken insan 'yok artık' demekten kendini alamıyor- hırsızın nasıl da fırsat kolladığını açıkça gösteriyor. Adam, sanki orada çalışıyormuş gibi bir rahatlıkla, hiç acele etmeden içeri giriyor. Telefonu görüyor, etrafa bakınıyor ve tam bir profesyonel soğukkanlılığıyla cihazı alıp cebine atıveriyor.
En tuhaf olanı da şu: Hiç telaş yok, hiç panik yok. Adeta bu işi günde üç öğün yapıyormuşçasına sakin. Oysa orada çalışan insanlar sadece birkaç metre ötede, müşteriyle konuşuyorlar. Hırsızın yüzündeki ifadeyi merak ediyorum doğrusu - vicdan azabı mı çekiyordu yoksa 'işte yine yaptım' diye içinden mi gülüyordu?
"Bu Kadar Yüzsüzce Olacağını Hiç Düşünmemiştim"
Mağdur iş yeri çalışanı, yaşadığı şoku şu sözlerle anlatıyor: "Düşünsenize, siz müşteriye hizmet vermeye çalışıyorsunuz, bir de bakıyorsunuz ki telefonunuz uçup gitmiş. Bu kadar yüzsüzce, bu kadar pervasızca yapılacağını hiç tahmin edemezdim. O görüntüleri izlerken kendi gözlerime inanamadım."
Olay aslında hepimizin başına gelebilecek türden. Hepimiz günlük koşuşturma içinde bazen dikkatimiz dağılıyor, bazen de küçük ihmallerde bulunuyoruz. Ama işte tam da o anlarda fırsatçılar pusuda bekliyor.
Polis İncelemesi Sürüyor
Olayla ilgili olarak Bursa Emniyet Müdürlüğü ekipleri kapsamlı bir soruşturma yürütüyor. Güvenlik kamerası görüntüleri titizlikle incelenirken, hırsızın kimliğinin tespiti için çalışmalar aralıksız sürdürülüyor. Polis yetkilileri, olayın çok kısa sürede aydınlatılacağını belirtiyorlar.
Bu tür olaylar aslında bize çok önemli bir gerçeği hatırlatıyor: Değerli eşyalarımızı -telefon, cüzdan, anahtar gibi- asla gözümüzün önünden ayırmamalıyız. Çünkü bazen sadece bir saniyelik dalgınlık, çok büyük kayıplara yol açabiliyor.
Peki siz olsanız ne yapardınız? Telefonunuzu bir anlığına bile olsa bulunduğunuz yerde bırakır mıydınız? Yoksa 'aman dalgınlık olmasın' diye sürekli yanınızda mı taşırdınız? Bence bu olay hepimize küçük ama değerli bir ders verdi: Güvende olmak için asla fazla tedbirli olamayız.
