İstanbul'un yoğun caddelerinden birinde, sıradan bir akşamüstü aniden bir çığlıkla bölündü. Her şey o kadar hızlı oldu ki, etraftaki insanlar ne olduğunu anlayamadı bile. Bir kadın, sadece sakin bir yürüyüş yaparken, hayatının şokunu yaşadı.
Aniden beliren iki kişi, kadının kolundaki çantayı acımasızca çekip aldı. İşte o an, her şey altüst oldu. Kadıncığaz, neye uğradığını şaşırmış bir halde, yardım çağrılarına başladı. Etraftakiler de şaşkınlık içindeydi—kimse böyle bir şey beklemiyordu.
Fakat polis boş durmadı. Güvenlik timleri, olay yerine adeta ışık hızıyla ulaştı. Şüphelilerin peşine düşmekte bir an bile tereddüt etmediler. Kamera kayıtları, ifadeler, tanıklar... hepsi bir bir değerlendirildi. Ve sonunda, zanlılardan biri, saklandığı yerde bulundu.
Yakalanan şahıs, olaydaki rolünü itiraf etmek zorunda kaldı. Polis, diğer şüpheliyi de bulmak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu tür olaylar, maalesef büyük şehirlerin kanayan yarası haline gelmiş durumda. İnsanlar, sokakta güvende hissetmek istiyor—bu kadar basit.
Uzmanlar, bu tarz durumlarda sakin olmanın ve hemen 155'i aramanın önemine dikkat çekiyor. Ama asıl mesele, toplum olarak bu suçlara göz yummamak. Birbirimize sahip çıkmak zorundayız. Unutmayalım, güvenlik hepimizin meselesi.
