Göz açıp kapayıncaya kadar kaybolabiliyorlardı. Bir anda ortadan yok olmak için kostüm değiştiren bir oyuncu gibi - saniyeler içinde bambaşka birine dönüşüyorlardı. Polis, bu akıl almaz yöntemle Türkiye'yi dolaşan organize suç örgütünü nihayet deşifre etti.
İşin ilginç yanı şu ki, bu adamlar sıradan hırsızlar değildi. Adeta bir senaryo yazmışlar, roller dağıtmışlardı kendi aralarında. Kimi zaman iş adamı kılığında lüks otellere giriyor, kimi zaman da sıradan bir turist gibi davranıp gözden kayboluyorlardı. Gerçekten ustaca planlanmış bir oyundu bu - ta ki polis onların perdesini aralayana kadar.
Şehir Şehir Dolaşan Hayaletler
Operasyonun detaylarına gelirsek... Bu çete, İstanbul'dan başlayıp neredeyse tüm Marmara bölgesini karış karış dolaşmış. Her şehirde farklı bir kimlik, farklı bir görünüm. Bugün sakallı, yarın traşlı. Bugün takım elbiseli, yarın spor kıyafetli. Sanki bir yüzleşme filminden fırlamış karakterler gibiydiler.
Polisin ifadesine göre, bu adamların en büyük hatası - her suçlunun yaptığı gibi - kendi başarılarına fazla güvenmek oldu. "Biz yakalanmayız" rahatlığı, sonlarını getirdi diyebiliriz. Çünkü emniyetin cyber birimleri, görüntüleri frame frame inceleyip deseni çökmeyi başardı.
Nasıl Yakalandılar?
İşte size operasyonun perde arkası:
- Öncelikle, farklı şehirlerdeki hırsızlık vakalarını birleştiren ortak IP'ler keşfedildi
- Güvenlik kameralarındaki görüntülerdeki vücut dilindeki benzerlikler fark edildi - küçük ama kritik detaylar
- Kaçış rotalarındaki tutarlılık (hep aynı otoyollar, aynı dinlenme tesisleri)
- Kullandıkları araçlardaki benzer modifikasyonlar
Aslında düşününce, ne kadar "profesyonel" görünseler de amatörce hatalar yapmışlar. Mesela bir tanesi, farklı kıyafetlerle aynı ayakkabıyı giymeye devam etmiş - ki bu onları ele veren en büyük ipuçlarından biri oldu.
Son Perde: Operasyon
Yakalanma anları ise neredeyse bir aksiyon filminden farksızdı. Polis, İstanbul'da lüks bir siteye sızmaya çalıştıkları sırada onları kuşattı. İlginç olan şu ki, o anda tamamen farklı kılıklardaydılar - biri tamirci, diğeri kurye kıyafeti giymişti. Ama artık çok geçti.
Şimdi hepsi gözaltında ve yargılanmayı bekliyor. Belki de en şaşırtıcı olan, bu kadar "profesyonel" davranan çetenin aslında oldukça basit hatalar yapması. Demek ki suç her zaman - her ne kadar süslü kostümler giyinse de - kendi kuyusunu kazıyor.
Bu olay bize şunu gösterdi: Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, insan faktörü her zaman işin içinde. Ve polisimiz, bu insan faktörünü çok iyi okuyabiliyor. Umarım bu, benzeri suçlara kalkışmayı düşünenler için de bir ders olur.
