Adana'da yaşanan olay tam anlamıyla 'iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına' batırmanın modern bir örneği oldu desek yeri. Bir kuyumcu atölyesinde çalışan kadın ve eşi, işverenlerinin güvenini istismar etmekte hiç tereddüt etmemişler.
Olay Çukurova ilçesinde patlak verdi. İş yerindeki kasanın anahtarına erişimi olan kadın çalışan, tam bir fırsatını bulmuşken durur mu? Önce küçük küçük başlamışlar ama iştah kabardıkça kabarmış. Derken iş, patronlarının 450 bin lira nakit para ve 90 gram altınını alıp evlerine götürmeye kadar varmış.
Şüphelenmekle Kalmadı, Peşine Düştü
Patron, kasasındaki eksikliği fark ettiğinde önce kendi gözlerine inanamamış. Ama mesele ciddiydi, hem de çok ciddi. Hemen Çukurova İlçe Jandarma Komutanlığı'na başvurmuş. Jandarmanın dedektif gibi çalışan ekipleri, olayı aydınlatmak için kolları sıvamış.
Yapılan teknik takip ve fiziki takipler sonucunda -sürpriz!- hırsızlığın kendi çalışanlarından biri ve eşi tarafından işlendiği ortaya çıkmış. İşin ilginç tarafı, çiftin bu işi sistematik bir şekilde, adeta mesai yapar gibi yapmış olmaları.
Evdeki Hazine
Jandarma ekipleri şüphelilerin evine yaptığı aramada, çalınan paraların ve altınların neredeyse tamamına el koymuş. Evde bulunanlar insanı hayrete düşürecek cinsten: 449 bin 900 lira nakit para, 90 gram altın, hırsızlık anlarına ait olduğu değerlendirilen güvenlik kamerası kayıtları ve olayla bağlantılı olduğu düşünülen bir cep telefonu.
Yani neredeyse 'her şey' ortadaymış. Çift, çaldıklarını saklamak için özel bir çaba bile göstermemiş gibi görünüyor.
Savunmaları İse Tüyler Ürpertici
İfadeleri alınan şüphelilerin savunması ise gerçekten düşündürücü. Kadın sanık, "Parayı ve altınları patronumun bana verdiği maaşın hakkım olan kısmı olduğunu düşünerek aldım" demiş. Eşi de aynı nakaratı tekrarlamış: "Eşim, bu paranın kendisine ait olduğunu söyledi, ben de onun sözüne inandım."
Yani kasa soymayı 'haklarını almak' olarak yorumlamışlar. İlginç bir mantık örgüsü değil mi?
Neyse ki adalet yerini bulmuş. Çift, çıkarıldıkları mahkemece 'kasa hırsızlığı' suçlamasıyla tutuklanmış. Şimdi cezaevinde, yaptıklarının bedelini ödüyorlar.
Bu olay, işverenlerin çalışanlarına duyduğu güvenin nasıl istismar edilebileceğinin acı bir örneği oldu. Aynı zamanda, suçun her halinin mutlaka ortaya çıkacağını da gösterdi. Jandarmanın titiz çalışması sayesinde, çalınan her kuruş ve her gram altın sahibine iade edildi.