Çanakkale Boğazı'nda dün akşam saatlerinde nefesleri kesen bir deniz operasyonu yaşandı. Adeta bir film sahnesini andıran olayda, motoru arızalanan ve kaderine terk edilmiş gibi görünen bir tekne, akıntının acımasız kollarına düşmüştü.
Sahil Güvenlik Komutanlığı'na gelen acil çağrı üzerine harekete geçen ekipler, boğazın hırçın sularında adeta bir iğneyle kuyu kazar gibi arama yapmaya başladı. Ve sonunda... Evet, sonunda o an geldi! Karanlıkta sürüklenen tekne, deniz fenerlerinin aydınlattığı alanda bulundu.
Zorlu Koşullarda Gerçekleşen Kurtarma
Hava koşullarının hiç de dostane olmadığı o gece, Sahil Güvenlik ekipleri için her şeyi daha da zorlaştırıyordu. Rüzgarın ıslığı ve dalgaların uğultusu arasında, adeta bir saat gibi titizlikle çalıştılar. Biliyor musunuz, boğazın akıntısı o kadar güçlü ki, en tecrübeli denizcilerin bile tedirgin olduğu bir güce sahip.
Kurtarma botları, suların üzerinde bir balerin zarafetiyle manevra yaparak tekneye yaklaştı. İşte o an herkesin yüreği ağzındaydı. Acaba başarabilecekler miydi? Teknedeki iki kişi -ki onlar da oldukça şanslıymış meğer- bu beklenmedik maceradan sağ salim kurtulacak mıydı?
Son Dakika Kurtuluş
Operasyonun en kritik anı, teknede bulunanların güvenli bir şekilde alınmasıydı. Sahil Güvenlik ekipleri, bu konuda gerçekten takdir edilesi bir profesyonellik sergiledi. Dalgaların tekneyi savurduğu o zorlu anlarda bile, soğukkanlılıklarını kaybetmediler.
Teknedeki iki kişi -adeta yeniden doğmuş gibiydiler- kurtarıldıktan sonra ilk iş olarak ailelerini aradı. Kim bilir, belki de hayatlarının en uzun birkaç saatiydi onlar için. Denizin ortasında, motorunuz çalışmıyor ve akıntı sizi nereye sürükleyecek bilmiyorsunuz... İşte bu, herkesin başına gelebilecek türden ürpertici bir senaryo.
Arızalı tekne ise -artık güvenli bir şekilde- çekilerek kıyıya ulaştırıldı. Bu arada, boğaz trafiğinin bu olaydan etkilenmediğini de belirtmek lazım. Her şey o kadar düzgün planlanmıştı ki, diğer gemiler normal seyrine devam edebildi.
Sonuç olarak, Çanakkale'nin hırçın sularında yaşanan bu olay, aslında bize bir kez daha gösterdi ki: Deniz her zaman tahmin edilemez, ama Sahil Güvenlik'imiz her zaman hazır! O ekiplere bir kez daha teşekkür borçluyuz, ne dersiniz?