
O gün her şey çok normal başlamıştı. Antalya'nın kavurucu yaz sıcağında serinlemek isteyen 11 yaşındaki Berra, ailesiyle birlikte gittiği havuzda aniden rahatsızlandı. Bir anda her şey altüst oldu. Suyun içinde geçirdiği havale nöbeti, oradaki herkesi derin bir şoka soktu.
Hemen sudan çıkarıldı, ilk müdahaleler yapıldı. Ambulans çağrıldı, hastaneye yetiştirildi. Doktorlar gece gündüz demeden mücadele ettiler ama nafile. Küçük Berra, tüm çabalara rağmen hayata tutunamadı. O artık yoktu.
Bu olay, sıcak yaz günlerinde serinlemek isterken bile ne kadar savunmasız olduğumuzu acı bir şekilde hatırlattı hepimize. Özellikle de çocuklarımızı gözümüzden bile sakınmamız gerektiğini... Havuz ve deniz keyfi yaparken dikkat edilmesi gerekenler bir kez daha gündeme geldi.
Peki Ne Yapmalı, Nasıl Önlem Almalı?
Uzmanlar, benzer trajedilerin yaşanmaması için bir dizi uyarıda bulunuyor. İşte dikkat edilmesi gereken o kritik noktalar:
- Çocuklar asla ve asla havuzda veya denizde yalnız bırakılmamalı.
- Suya girmeden önce vücudu ısındırmak, ani sıcaklık değişimlerine karşı korunmak için şart.
- Özellikle bilinen bir sağlık sorunu varsa (epilepsi, kalp rahatsızlığı vb.), su aktivitelerinden önce mutlaka bir hekime danışılmalı.
- Havuz başında ilk yardım eğitimi almış birinin bulunması, böyle acil durumlarda hayat kurtarıcı olabilir.
Berra'nın ardından yası tutulurken, bir yandan da herkeste 'Acaba bir dahaki sefere böyle bir durumla karşılaşırsak ne yapacağız?' sorusu dolaşıyor. İlk yardım bilmenin önemi bir kez daha, ama ne pahasına...
Bu tarz acı olaylar, aslında hepimizin birinci dereceden sorumlu olduğunu hatırlatıyor. Sadece kendi çocuğumuzu değil, etraftaki tüm çocukları kollamak, gözümüzü dört açmak zorundayız. Çünkü bir anlık dalgınlık, geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabiliyor.
Küçük Berra'ya Allah'tan rahmet, ailesine de bu dayanılmaz acılarında sabırlar diliyoruz. Mekanı cennet olsun.