Gönen'de yerin derinliklerinden gelen o tanıdık ürperti, bu akşam saatlerinde kendini bir kez daha hissettirdi. Saat 18.26'yı gösterdiğinde, 4.8 büyüklüğündeki sarsıntı, sadece Balıkesir'i değil, yarı Türkiye'yi adeta uykusundan uyandırdı.
Aslında rakamlar soğuk geliyor kulağa - 4.8 büyüklük, 7 kilometre derinlik. Ama İstanbul'da masasında çayını yudumlayan, İzmir'de akşam yemeği hazırlayan, Bursa'da televizyon izleyen, Eskişehir'de ders çalışan yurttaşlar için o rakamların hiçbir önemi kalmadı. Her şey birkaç saniyeliğine duraksadı.
AFAD Hızla Devreye Girdi
Olay yerine sevk edilen ekipler, hızla bölgeye ulaştı. İlk belirlemelere göre -ne yazık ki- can kaybı yaşanmadı. Ama o birkaç saniye, hepimize 1999'u hatırlattı yeniden. Deprem değil, bina öldürür sözü, zihinlerde bir kez daha yankılandı.
İstanbul'da bazı ilçelerde hissedilme şiddeti daha yoğundu. Özellikle Avrupa Yakası'nda oturanlar, "Acaba sallanıyor mu?" diye birbirlerine bakarken, sosyal medya zaten depremi konuşmaya başlamıştı bile.
Uzmanlar Ne Diyor?
Jeoloji mühendisleri, bu tür orta büyüklükteki depremlerin aslında büyük birer uyarı olduğunu söylüyorlar. Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın bu bölgesi, tarihsel olarak büyük depremler üretme potansiyeline sahip. Bugünkü deprem de -her ne kadar küçük olsa- bize hazırlıklı olmamız gerektiğini bir kez daha hatırlattı.
AFAD'ın açıklamasına göre, artçı sarsıntılar devam edebilir. Panik yapmadan ancak tedbiri de elden bırakmadan hareket etmek en doğrusu. Zaten uzmanlar da aynı şeyi söylüyor: "Deprem öldürmez, tedbirsizlik öldürür."
Bu akşam yaşananlar, aslında hepimiz için küçük bir prova oldu. Evlerimizdeki eşyaların sabitlenmesinden, acil durum çantalarımızın hazır olup olmadığına kadar birçok konuyu gözden geçirmemiz gerekiyor. Çünkü deprem değil, hazırlıksızlık asıl korkutucu olan.