
Günün sessizliğini aniden yırtan bir uğultu... Saatler 16.26'yı gösterdiğinde Balıkesir adeta nefesini tuttu. Yerin derinliklerinden gelen o tanıdık ama bir o kadar da ürpertici ses, 4.8 büyüklüğünde bir depremle kendini gösterdi.
İnsanlar daha şaşkınlıklarını atlatamadan—belki de bir dakika bile geçmemişti—ikinci bir sarsıntıyla irkildiler. Bu seferki 4.2 büyüklüğündeydi ve ilkinin adeta yankısı gibiydi.
AFAD'ın açıklamalarına göre, depremin merkez üssü Marmara Denizi'nin derinlikleriydi. Yaklaşık 8.68 kilometre derinlikte kaydedilen bu sarsıntılar, özellikle Balıkesir'de hissedildi. Bölge sakinleri ise hâlâ tedirgin—çünkü artçılar devam ediyor.
Peki Ya Hasar?
Şimdilik önemli bir hasar bildirilmedi. Evet, duvarlardaki çatlakları kontrol edenler, dolap kapaklarını yeniden kapatanlar oldu. Ancak AFAD ekipleri hızlı bir şekilde bölgede incelemelerine başladı bile.
Deprem, Türkiye'nin bu hareketli coğrafyasında bir kez daha hatırlattı: Hazırlıklı olmak zorundayız. Özellikle de Marmara Bölgesi'nde...
Jeologlar, bu tür artçıların aslında 'doğal bir sismik terapi' olduğunu söylüyor—büyük enerjilerin kademeli olarak boşalması gibi. Ama yine de, 6 şiddetinin üzerinde bir deprem beklentisi içinde olanlar için bu küçük sarsıntılar yeterli değil.
Bölge halkı şimdi, yetkililerin açıklamalarını takip ediyor. AFAD'ın mobil uygulamasından anlık verilere ulaşanlar, sosyal medyada deneyimlerini paylaşanlar... Kısacası, Türkiye'nin deprem gerçeği bir kez daha gün yüzüne çıktı.
Uzmanlar uyarıyor: "Bu depremler, daha büyük bir sarsıntının habercisi mi?" sorusuna net bir yanıt vermek zor. Ancak kesin olan bir şey var: Hazırlık, her zaman en iyi stratejidir.