Gökyüzü pırıl pırıl, güneş insanın içini ısıtıyordu derken... Birden! Yerinden oynadı her şey. Öyle hafif bir sallantı falan değil, insanın içini ürperten cinsten bir depremdi bu.
Az önce, saatler 15:30'u gösterirken Balıkesir'de meydana gelen deprem, kilometrelerce ötedeki İstanbul'da bile açıkça hissedildi. İnsanlar bir an ne olduğunu anlayamadı tabii - ofislerde, evlerde, sokaklarda herkes birbirine baktı. "Deprem mi oldu?" sorusu dudaklardan düşmedi.
Kandilli Rasathanesi'nden Kritik Açıklama
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, olayı doğruladı hemen. Verilere göre depremin büyüklüğü 4.5 olarak ölçülmüş. Derinliği ise yaklaşık 7 kilometreymiş - yani oldukça sığ bir depremdi bu.
Merkez üssü Balıkesir'in Marmara Adası açıklarıydı. Evet, Marmara Denizi'nde... Bu detay özellikle dikkat çekici çünkü bölge deprem açısından oldukça hassas.
AFAD da Harekete Geçti
AFAD ise kendi ölçümlerinde depremin büyüklüğünü 4.3 olarak açıkladı. Küçük bir fark var gibi görünse de, aslında bu fark ölçüm istasyonlarının konumlarından kaynaklanıyor genellikle.
Şu ana kadar herhangi bir hasar veya can kaybı bildirilmedi - ki bu gerçekten sevindirici bir haber. Ama insan yine de içinden "Acaba?" diye soruyor ister istemez.
İstanbul'da Hissedilmesi Endişe Yarattı
Aslında ilginç olan, depremin Balıkesir'de olmasına rağmen İstanbul'da da bu kadar net hissedilmesi. Demek ki yer altındaki o enerji, kendini oldukça geniş bir alanda hissettirecek kadar güçlüymüş.
İstanbul'da yaşayanlar için bu tür sarsıntılar her zaman daha farklı bir anlam taşıyor malum. 1999 depreminin acı hatıraları hâlâ taze çünkü. Bugünkü deprem de o yaraları bir nebze olsun deşti diyebiliriz.
Sosyal medyada depremle ilgili paylaşımlar bir anda patladı. Herkes aynı soruyu soruyordu: "Siz de hissettiniz mi?" İnsanların bu kadar hızlı tepki vermesi, aslında deprem gerçeğiyle ne kadar iç içe yaşadığımızın da bir göstergesi.
Uzmanlar Ne Diyor?
Deprem uzmanları, Marmara Denizi'ndeki bu tür sarsıntıların aslında olağan olduğunu söylüyor. Bölge aktif bir fay hattı üzerinde bulunuyor sonuçta. Ancak şunu da ekliyorlar: Küçük depremler, büyük depremlerin habercisi olabilir mi? Bu sorunun cevabı hâlâ net değil.
Bugünkü deprem bize şunu bir kez daha hatırlattı: Deprem değil, hazırlıksız olmak öldürür. Evet, klişe bir söz ama ne yazık ki hâlâ geçerli.
Şimdilik her şey normale dönmüş görünüyor. Ama o birkaç saniyelik sallantı, aslında ne kadar savunmasız olduğumuzu bir kez daha hatırlattı hepimize. Umarım bu uyarıyı ciddiye alırız.