Gebze'deki 6 Katlı Bina Çöktü: İnşaat Mühendisinden Şok Açıklamalar!
Gebze'deki Bina Çökmesinin Perde Arkası

Gebze'de yaşanan o korkunç olay hala herkesin dilinde. Altı katlı bir bina adeta bir kart ev gibi yıkılıverdi. Peki nasıl oldu da bu kadar sağlam görünen yapı yerle bir oldu?

İnşaat Mühendisi Nail Kocabastan, A Haber'e yaptığı açıklamayla aslında bardağı taşıran son damlayı anlattı. Ve işin iç yüzü gerçekten düşündürücü.

Yapısal Hatalar Zinciri

Kocabastan'ın üzerinde özellikle durduğu nokta, binanın taşıyıcı sistemindeki kritik hatalardı. "Kolondaki donatılar yetersizdi" diyor ve ekliyor: "Bu durum, deprem anında binanın dayanıklılığını ciddi şekilde etkiliyor."

Aslında olay sadece tek bir hatadan kaynaklanmıyor. Bir dizi yanlış karar ve uygulama var işin içinde. Malzeme kalitesinden işçilik hatalarına kadar uzanan bir yelpaze bu.

Zemin Etüdü Yetersizliği

Belki de en can alıcı noktalardan biri zeminle ilgili. Kocabastan'ın dediğine göre, zemin etüdü ya hiç yapılmamış ya da yetersiz kalmış. Oysa ki bina yapımında zeminin özelliklerini bilmek, temel tasarımı için hayati önem taşıyor.

Şöyle düşünün: Sağlam olmayan bir zemine, ne kadar sağlam bina yaparsanız yapın, sonuç değişmiyor. Temel ne kadar güçlü olursa olsun, zemin taşıyamıyorsa...

Denetim Eksikliği ve Sonuçları

Burada asıl mesele şu - denetim mekanizmasının yeterince işlememesi. Kontrolsüz güç, güç değildir derler ya, kontrolsüz inşaat da aynı şekilde.

  • Yapı denetim süreçlerindeki aksaklıklar
  • Malzeme kalite kontrollerinin yetersizliği
  • Proje aşamasındaki hataların tespit edilememesi

Bütün bu faktörler bir araya gelince, ortaya trajik bir tablo çıkıyor. Ve maalesef sonuçları ağır oluyor.

Deprem Gerçeği ve Alınması Gereken Dersler

Türkiye deprem kuşağında bir ülke - bunu hepimiz biliyoruz. Ama bilmek yetmiyor, gereğini yapmak gerekiyor. Kocabastan'ın da altını çizdiği gibi, bu tür olaylar bize aslında çok önemli dersler veriyor.

Önlem almak, sonradan üzülmekten her zaman daha iyidir. Özellikle de can güvenliği söz konusu olduğunda.

Gebze'de yaşanan bu acı tecrübe, aslında tüm Türkiye için bir uyarı niteliğinde. Belediyelerden müteahhitlere, denetim kuruluşlarından malzeme üreticilerine kadar herkesin üzerine düşenleri yeniden gözden geçirmesi gerekiyor.

Çünkü unutmayalım - binalar sadece beton ve demirden ibaret değil, içinde yaşayan insanların hayatları var.