Hava sıcak, güneş tepede âdeta kavuruyordu. İnsanların aklına gelen tek bir şey vardı: serinlemek. İşte tam da böyle bir günde, Hatay'ın Samandağ ilçesi sahili, bir ailenin hayatını sonsuza kadar değiştirecek bir trajediye tanık oldu.
M.G. ve kardeşi F.G., o bunaltıcı sıcaktan kaçıp Akdeniz'in mavi sularında serinlemeye karar verdiler. Kim bilebilirdi ki bu sıradan yaz gününün, onlar için bir kabusa dönüşeceğini? Sahile vardıklarında, belki de o an hiçbir şeyin farkında değillerdi. Deniz, her zamanki gibi davetkâr görünüyordu ama bazen suların derinliklerinde ne gibi tehlikelerin gizlendiğini kimse bilemez.
İşte o an geldi. İki kardeş suya girdi, serinlemeye başladılar. Ancak bir süre sonra, beklenmedik bir şekilde, M.G. suyun altında kayboldu. Belki bir akıntı, belki bir kramp, belki de başka bir şey... O an orada olmayan bizler için asla tam olarak bilemeyeceğimiz bir sebep.
Ortalık bir anda karıştı. Çığlıklar, telaş, korku... F.G., kardeşinin yardıma ihtiyacı olduğunu fark etti ve hemen müdahale etmeye çalıştı. İnanılmaz bir panik ve çaba. Ancak ne yazık ki, deniz o gün çok acımasızdı. Sahildeki diğer vatandaşların da yardımına ve hemen çağrılan sağlık ekiplerine rağmen, M.G.'ye ulaşıldığında her şey için çok geçti. Yapılan tüm müdahalelere rağmen hayata döndürülemedi.
F.G. ise şanslıydı belki, ya da daha güçlü. Sahildeki insanların yardımıyla sudan çıkarıldı ve olay yerine gelen sağlık ekiplerince Hatay Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedavisi yapıldı ve hayati tehlikesi olmadığı öğrenildi. Fiziksel olarak iyiydi belki, ama ya ruh hali? Kardeşini bir daha asla göremeyecek olmanın verdiği o tarifsiz acıyı düşünebiliyor musunuz?
Bu olay, yaz aylarında denize girerken dikkatli olmanın ne kadar hayati önem taşıdığını bir kez daha acı bir şekilde hatırlattı. Görünüşte sakin olan sular, bazen en tecrübeli yüzücüleri bile zorlayabilir. Can kayıplarının yaşanmaması için hepimizin daha bilinçli olması gerekiyor. Ailenin başı sağ olsun, bu acıyı kelimelerle tarif etmek mümkün değil.
