
Hindistan'ın ciğerleri yakan bir trajedi daha yaşadığını söylemek yanlış olmaz. Gökyüzünü adeta yırtarcasına boşalan yağmurlar, beklenmedik bir hızla hayatı altüst etti. Bir anda kabaran sular, sokakları, evleri, tarlaları acımasızca yutmaya başladı.
İnsanlar ne olduğunu anlamaya fırsat bulamadan, suyun gücü karşısında çaresiz kaldı. Yetkililerin şu ana kadar doğruladığı rakam 12 can... Ancak gerçek sayının daha fazla olabileceğinden endişe ediliyor, zira iletişim kesintileri ve ulaşımın felç olması tam bir enkaz tablosu çiziyor.
Felaketin Boyutları Büyüyor
En çok etkilenen bölgelerde durum gerçekten içler acısı. İnsanlar çatılara sığınmış, yardım ekiplerinin gelmesini bekliyor. Kurtarma çalışmaları tüm hızıyla sürse de—ki ekipler gece gündüz demeden çalışıyor—şartlar inanılmaz derecede zor. Yolların sular altında kalması, arama-kurtarma ekiplerini de oldukça zorluyor haliyle.
- Evlerinden uzakta kalan yüzlerce insan var.
- Tarım arazileri büyük hasar gördü, geçim kaynakları sulara gömüldü.
- Ulaşım ağı çöktü, birçok köy ve kasaba dünyayla bağlantısını kesti.
Yani olay sadece bir su baskını değil, bir hayat mücadelesine dönüştü. İnsanlar sadece mallarını değil, anılarını da kaybetmiş durumda. Hükümet acil yardım paketlerini devreye aldığını açıklasa da, yaraların sarılması zaman alacak gibi görünüyor. Zira hasar tespiti bile yapılamıyor.
Peki Ya Sonrası?
İklim değişikliğinin bu tür aşırı hava olaylarını tetiklediği artık herkesin malumu. Bu son olay, altyapı yatırımlarının ve erken uyarı sistemlerinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Felaket bölgesinden gelen görüntüler—insanın yüreğini sızlatıyor doğrusu.
Umuyoruz ki kayıp sayısı artmaz ve yaralılar en kısa sürede sağlığına kavuşur. Fakat şu an için durum pek iç açıcı değil. Hindistan halkına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.