Kırıkkale'de trafik adeta bir kabusa dönüştü. Öğle saatlerine doğru, birdenbire... Keskin bir fren sesi, ardından gelen o korkunç çarpışma sesi. İnsanın içini ürperten bir andı.
Üç araç, sanki bir domino taşı gibi peş peşe birbirine girdi. Öndeki aracın aniden durmasıyla başlayan bu korkunç zincirleme reaksiyon, saniyeler içinde tam bir kaosa dönüştü.
Korku Dolu Anlar
Olay yerine ilk ulaşanların anlattıkları tüyler ürpertici. Bir tanesi, "Hayatımda böyle bir şey görmedim" diyor, sesi titreyerek. "Araçlar adeta bir teneke gibi bükülmüştü."
İşte o anlar:
- İlk çarpışmanın şiddetiyle camlar paramparça
- Lastiklerin çığlığı andavallı sokaklarda yankılandı
- Yardım isteyen sesler, koşuşturan insanlar
Ve sonra... Siren sesleri. Uzaktan yaklaşan o tanıdık, bir o kadar da içimizi acıtan ses.
Yaralılar İçin Zamanla Yarış
Ambulanslar olay yerine adeta uçarcasına geldi. Sağlık ekipleri, sanki her saniyenin altın değerinde olduğunu biliyormuşçasına çalıştı. Yaralılar, özenle sedyelere alınarak en yakın hastaneye yetiştirildi.
Durumlarının ciddiyeti konusunda kesin bir şey söylemek zor - hastane yetkilileri halen değerlendirme yapıyor. Ama şunu söyleyebilirim ki, ilk müdahalelerin hızlı yapılması belki de hayat kurtardı.
Kaza yapan araçlardan birinin sürücüsü, hala şokta olduğunu söylüyor. "Aniden önümde durdu" diye mırıldanıyor, "Kaçınacak vakit bile bulamadım."
Trafik Felç Oldu
Kazanın ardından bölgedeki trafik tam anlamıyla felç oldu. Saatlerce... Araçlar kilometrelerce kuyruk oluşturdu. Sürücüler, bu beklenmedik duraklamanın verdiği sıkıntıyla baş etmeye çalıştı.
Polis ekipleri olay yerinde inceleme yaparken, bir yandan da trafiği yönlendirmeye çalıştı. Zorlu bir görevdi - hem kaza araştırması yapıp hem de adeta çileye dönüşen trafiği çözmek.
Kırıkkale'de yaşanan bu talihsiz olay, aslında hepimizin unuttuğu bir gerçeği yeniden hatırlattı: Trafikte bir saniyelik dikkatsizlik, ömür boyu pişmanlığa dönüşebilir. Bugün orada olanlar için belki de hayatlarındaki en uzun gündü.
Yaralıların sağlık durumlarının düzelmesini umut ediyoruz - gerçekten. Çünkü kimse böyle bir gün yaşamayı hak etmiyor.
