Marmara Denizi dün akşam saatlerinde adeta kudurmuştu. Rüzgarın hızı artıyor, dalgalar teknelere meydan okuyordu. İşte böyle bir anda, Çınarcık açıklarında küçük bir tekne, azgın sulara teslim olmak üzereydi.
Teknenin sürüklendiğini fark eden bir vatandaşın ihbarı üzerine harekete geçen Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, zorlu hava koşullarına rağmen hemen denize açıldı. Görüş mesafesi düşük, dalgalar metrelerce yüksekliğe ulaşıyordu ama onlar için tek önemli şey o teknedeki insanların hayatıydı.
Zamanla Yarışan Operasyon
Sahil Güvenlik botları, adeta bir aksiyon filmi sahnesi gibi dalgaları yararak ilerliyordu. Tekneye ulaştıklarında gördükleri manzara içler acısıydı - motoru çalışmayan tekne, rüzgarın ve akıntının etkisiyle kontrolsüzce sürükleniyordu.
Ve işte o kritik an! Deneyimli ekipler, zorlu dalgalar arasında mükemmel bir manevrayla tekneye yanaştı. İpler atıldı, bağlantı kuruldu ve artık kurtuluş başlıyordu. Teknedeki heyecanlı yolcuların yüzündeki korku yerini rahatlamaya bırakıyordu.
Her Şey Yolunda
Operasyonun başarıyla tamamlanmasının ardından tekne, Sahil Güvenlik botları eşliğinde güvenli bir şekilde Yalova Marina'ya çekildi. İçindeki yolcular sağ salim karaya ayak bastı - belki biraz sarsılmışlardı ama en azından güvendeydiler.
Bu olay bize şunu bir kez daha hatırlattı: Deniz her zaman tahmin edilemez. Bir an sakin görünürken, diğer an öfkeyle köpürebilir. Ama neyse ki Sahil Güvenlik gibi denizlerin bekçileri var - onlar, en zorlu koşullarda bile görevlerinin başındalar.
Sonuçta her şey yolunda gitmişti. Fırtına dinmiş, deniz sakinleşmiş ve herkes evine dönmüştü. Ama o gece Marmara'da yaşananlar, hem teknedekiler hem de kurtarma ekipleri için unutulmayacak bir anı olarak hafızalara kazındı.
