Günlük hayatın olağan akışı içinde bazen öyle anlar oluyor ki, her şey bir anda altüst oluveriyor. Sakarya'nın Serdivan ilçesinde dün akşam saatlerinde yaşananlar da tam olarak böyleydi. Sıradan bir akşam trafiği, bir anda kabusa dönüştü adeta.
Olay, Serdivan Yeni Mahalle'de meydana geldi. İddiaya göre -ki görenlerin anlattıklarından anlıyoruz- 06 AC 146 plakalı otomobil sürücüsü, ne olduysa birden kontrolü kaybetti. Araç sanki kendi kendine bir karar almışçasına yoldan çıktı ve takla atmaya başladı. Öyle birkaç takla değil, tam tamına birkaç kez döndü o metal yığını.
Çığlıklar ve Koşuşturma
Ortalık bir anda karıştı tabii. Bir yanda cam kırılma sesleri, diğer yanda çığlıklar... Mahalle sakinleri olan biteni anlamaya çalışırken, zaten durumu fark eden vatandaşlar hemen 112 Acil'i aradı. İşte o anlarda insanın 'keşke' demekten kendini alamadığı anlar yaşanıyor. Keşke daha dikkatli olsaydı, keşke biraz daha yavaş gitseydi...
Acil servis ekipleri olay yerine adeta ışık hızıyla ulaştı. İtfaiye, ambulans, polis - herkes görev başındaydı. Yaralılar için zamanla yarış başladı. İki kişi - evet, sadece iki kişi vardı araçta- çıkarıldıkları anda ilk müdahaleleri yapıldı. Sanırım onlar için o an dünyanın en uzun saniyeleriydi.
Şans Mı, Tedbir Mi?
Aslında düşününce, bu tür kazalarda yaralı kurtulmak bile büyük şans sayılıyor. Takla atan bir araçtan sağ çıkmak... Eh, emniyet kemerlerinin önemini bir kez daha anlıyor insan. Neyse ki her iki yaralı da -hayati tehlike yok deniyor- hafif yaralarla atlatmışlar bu korkunç deneyimi.
Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan yaralıların tedavilerine başlandı. Doktorların ilk değerlendirmeleri 'iyi' yönde. Taburcu olmaları bekleniyor. Ama fiziksel yaralar iyileşse de, ya psikolojik olanlar? O korku, o anlar... Onların iyileşmesi daha uzun sürecek gibime geliyor.
Polis ekipleri kazayla ilgili soruşturmayı derinlemesine sürdürüyor. Kazanın nasıl gerçekleştiği, hız limitlerine uyulup uyulmadığı, yol koşulları... Tüm detaylar titizlikle inceleniyor. Belki de bu inceleme, benzer kazaların önüne geçmek için bir fırsat olacak.
Bu olay bize şunu bir kez daha hatırlattı: Trafik canavarı uyumaz, sadece fırsat kollar. Bir anlık dikkatsizlik, saniyelik bir dalgınlık... Ve hayatlar bir anda değişiveriyor. Umarım bu acı tecrübe, hepimiz için bir uyarı niteliği taşır.