Parka Giderken Başına Gelenler İnanılmaz! 9 Yaşındaki Ahmet'in Hazin Sonu
Parka giden 9 yaşındaki Ahmet trafik kazasında öldü

O gün her şey normal başlamıştı aslında. Sabahın o ılık bahar günlerinden birinde, 9 yaşındaki Ahmet diğer çocuklar gibi sokağa fırlamıştı. Parka gitmek için can atıyordu - kim bilir belki de topunu alıp arkadaşlarıyla buluşacaktı. Ama hayat bazen en beklenmedik anlarda korkunç dönüşler yapıveriyor işte.

Trabzon'un o bildik sokaklarında, her gün yüzlerce çocuğun koşturduğu o caddede, bir anlık dikkatsizlik her şeyi altüst etti. Aniden beliren bir otomobil... Fren sesleri, çığlıklar ve ardından gelen o rahatsız edici sessizlik.

Olay Yerinde Yaşananlar

Çevredekiler anlatıyor: "Bir anda gürültü duyduk, koşa koşa dışarı çıktık. Küçük çocuk yerde yatıyordu, annesi çılgına dönmüştü. İnsanın içi acıyor, böyle şeyler görmek..."

İmdada yetişen vatandaşlar hemen 112'yi aradı tabii. Ambulanslar olay yerine adeta uçarak geldi. Sağlık ekipleri o küçücük bedene can vermek için var güçleriyle çalıştılar - ama nafile. Ahmet'in yolu parka değil, bambaşka bir yere çıkmıştı artık.

Ailenin Yıkılışı

Anne perişan. Bir anne için en büyük korkuyu yaşıyor şu an. "Daha dün akşam bana 'Anne, yarın parka gideceğim' diyordu" diye anlatıyor komşular ailenin durumunu. "Şimdi o evde bir sessizlik var ki, tarif edilmez."

Baba ise şokta. İnanamıyor olanlara. Belki de en zoru bu - kabullenememek. Çocuğunun artık olmadığı gerçeğiyle yüzleşmek...

Sokaklar Artık Daha mı Tehlikeli?

Bu kaza aslında hepimizin yüzleşmesi gereken bir sorunu tekrar gündeme getirdi. Çocuklarımız sokaklarda güvende mi? Arabaların hızı, sürücülerin dikkatsizliği - bunlar her gün yeni kurbanlar alıyor.

Mahalle sakinleri ise isyan ediyor: "Bu yollarda araçlar çok hızlı gidiyor. Zaten dar sokaklar, bir de hız olunca... Kaç can daha feda edeceğiz?"

Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Sürücü ifadesi alındı, tanıklar dinlendi. Ama ne değişir ki? Ahmet geri gelmeyecek. O parka hiç varamadı.

Bu trajedi hepimize düşünmemiz gereken bir şeyler söylüyor aslında. Belki de biraz daha dikkat, biraz daha özen... Kim bilir, belki de bir çocuğun hayatını kurtarır.