Gözlerimi kapattığımda hâlâ o anı görüyorum - bir öğretmenin hayatının son bulduğu o korkunç saniye. Ve şimdi, ortaya çıkan gerçek insanın kanını donduruyor.
Bilirkişi raporu açıklandı işte. Tamı tamına 229 kilometre! Bu hızla giden bir araç nasıl kontrol edilebilir ki? Sanki yolda uçuyormuş gibi. Öğretmenimizin hayatını kaybettiği o korkunç kazada, sürücünün aracı bu inanılmaz hızla seyrediyormuş.
Raporun Ortaya Koyduğu Çarpıcı Gerçekler
Mahkeme sürecinde sunulan bilirkişi raporu adeta şok etkisi yarattı. Araç, kaza anında tam olarak 229 km/s hızla gidiyormuş. Bu hız, şehir içi yollarda değil otobanlarda bile korkunç derecede yüksek. Düşünsenize, saniyede 63 metre kat ediyor araç. Bir saniye...
O kadar hızlı ki, herhangi bir ani durumda fren yapmak neredeyse imkansız. Reaksiyon süresi, fren mesafesi - hepsi havada uçuşuyor bu hızlarda. İnsanın içi acıyor gerçekten.
Davada Yeni Bir Boyut
Mahkeme salonunda adeta buz gibi bir hava esti rapor okunurken. Savcılık, sürücü hakkında "kasten öldürme" değil ama "taksirle öldürme" suçlamasında bulunmuştu. Fakat bu hız... Bu hız insanı düşündürüyor doğrusu.
Savunma tarafı tabii ki farklı iddialar öne sürüyor. Ama rakamlar ortada - 229 kilometre! Bu sadece bir sayı değil, bir insanın hayatının sonlanmasına neden olan bir hız.
Öğretmenimizin ailesi mahkeme çıkışı konuştu. Gözleri doluydu, sesleri titriyordu. "Artık adalet yerini bulsun istiyoruz" diyorlardı. Haklılar değil mi? Bir öğretmen daha gitti aramızdan. Belki de yüzlerce öğrenci yetiştirecekti daha.
Toplumsal Bir Yaraya Parmak Basıyor
Bu olay aslında hepimizin bildiği ama görmezden geldiği bir gerçeği yüzümüze vuruyor: Trafikteki kontrolsüz hız. Her gün onlarca, yüzlerce araç bu hızlarla yollarda. Kim bilir kaç can daha tehlike altında?
Belki de bu acı olay hepimize bir ders olur. Hız limitlerinin neden konduğunu, trafik kurallarının önemini bir kez daha anlarız. Umarım...
Davada yargılama devam ediyor. Sonuç ne olursa olsun, kaybedilen bir can geri gelmeyecek. Ama en azından adalet yerini bulsa, belki biraz olsun rahatlar aile. Ve belki de bir daha böyle bir trajedinin yaşanmasını engelleriz.
