
Hani derler ya, yerin yüz metre altındaki sessizlik en beter çığlıktan beterdir. İşte öyle bir sessizlik sardı Sivas'ın Yıldızeli ilçesindeki maden ocağını. Perşembe günü öğle saatlerinde başlayan olağandışı bir hareketsizlik, aslında içeride bir trajedinin habercisiydi.
Mehmet Ali G. isimli madenci—16 yıllık bir emek, 16 yıllık alın teri—içeride kalmıştı. Arkadaşları durumu fark eder etmez, o korkunç andan itibaren zaman adeta dondu. Arama kurtarma ekipleri seferber oldu ama ne yazık ki...
Kurtarma Çabaları Sonuç Vermedi
Sağlık ekipleri, AFAD, itfaiye—herkes oradaydı. Dakikalar saatlere dönüştü. Yerin altındaki karanlıkta umutla yapılan her kazma sesi, yürekleri ağzına getiriyordu. Sonunda ulaşıldığındaysa acı gerçekle yüzleştiler: Mehmet Ali G. hayatını kaybetmişti.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldığını söylemek, belki de en kolay kısmı. Asıl mesele, arkasında kalanlarla—bir aile, dostlar, yıllarını vermiş bir emekçi.
"Göz Açıp Kapayıncaya Kadar" Dedirten An
Madencilik zaten riskli bir meslek ama böyle anlarda insan düşünmeden edemiyor: Bu işlerde güvenlik gerçekten yeterli mi? Mehmet Ali'nin 16 yıllık tecrübesine rağmen başına gelen bu talihsiz olay, aslında hepimizin yüzleşmesi gereken soruları da beraberinde getiriyor.
Bölge sakinleri ve diğer maden işçileri ise şok ve üzüntü içindeler. Kimi "Daha dün beraber çay içiyorduk" diyor, kimi ise sadece susuyor—belki de susmanın en anlamlı cevap olduğu anlardan biri bu.
Cenazesinin memleketi Kayseri'ye gönderileceği bildirildi. Geriye ise bir ailenin yüreğine düşen yangın ve cevapsız sorular kaldı.