Gökyüzünde hâlâ toz bulutlarının gezindiği Sındırgı'da, geçtiğimiz hafta yaşanan depremin yaraları sarılmaya çalışılıyor. Adeta bir film setini andıran manzarada, ağır hasarlı binalar birer birer yerle bir oluyor.
İlçe merkezindeki çalışmaları yakından takip eden yetkililer, "Güvenliği tehdit eden yapıları öncelikli olarak yıkıyoruz" açıklamasını yaptı. Ancak bazı vatandaşların içi rahat değil - çünkü evlerinin de listede olduğunu düşünüyorlar.
Yıkım sırası kimde?
Belediye ekipleri, adeta bir operasyon havasında çalışıyor. İş makinelerinin gürültüsü ilçenin dört bir yanından duyulurken, uzmanlar binaları tek tek inceliyor. "Riskli yapı" damgası yiyenler ise hızla yıkılıyor.
Öyle ki, bazı binalar o kadar kötü durumdaymış ki, "Bunlar nasıl ayakta duruyordu?" diye sormadan edemiyorsunuz. İşin uzmanlarına göre, yıkım kararı alınan binaların çoğu artık "yürüyen mezarlar" statüsünde.
Vatandaş ne diyor?
- "Eşyalarımızı bile alamadık" diye yakınıyor 65 yaşındaki Emine teyze
- Genç bir esnaf olan Murat Bey ise "İş yerim gitti, şimdi ne yapacağım?" diye soruyor
- Mahalle sakinlerinden bir grup, yıkım öncesi daha fazla zaman istiyor
Yetkililer, yıkım sürecinin titizlikle yürütüldüğünü ve alternatif barınma çözümleri üzerinde çalıştıklarını belirtiyor. Ancak bazı vatandaşların bu açıklamalara kuşkuyla yaklaştığı da bir gerçek.
Depremin izlerini silmek kolay olmayacak gibi görünüyor. Özellikle de tarihi dokusuyla bilinen Sındırgı'da, kaybolan binaların yerine neyin geleceği merak konusu. Belediye yetkilileri, "Önce güvenlik, sonra yeniden yapılanma" diyor ama... Acaba vatandaşlar bu sürece ne kadar hazır?
