İstanbul'un Güngören ilçesi, bugün öğle saatlerinde nefesleri kesen bir olaya tanıklık etti. Mehmet Nesih Özmen Caddesi üzerinde bulunan 5 katlı bir binanın balkonu, adeta bir kâğıt gibi buruşup aşağıya indi. O anları yaşayanlar için zaman dondu, çünkü her şey birkaç saniye içinde oldu.
Gürültü öyle büyüktü ki, ilk başta deprem zannedenler bile oldu. Sonrasında ise toz bulutu ve etrafa saçılan moloz... İşin en şanslı tarafı, o sırada balkonda kimse olmadığı için -Allah'tan- yaralanan olmaması. Ama o korkuyu yaşayan mahallelinin yüzündeki şaşkınlık, olayın şokunu anlatmaya yetiyordu.
Yetkililer Hızla Olay Yerinde
İhbar üzerine kısa sürede bölgeye AFAD, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Hemen çevre güvenliği alındı, vatandaşların olay yerine yaklaşması engellendi. İncelemeler, balkonun binanın giriş katına ait olduğunu ve demir bağlantılarının zamanla zayıflaması sonucu çöktüğünü gösteriyor. Yani bir 'zaman bombası' daha patlamıştı aslında.
Bina sakinlerinden edinilen bilgilere göre, yapı eski ve bakımsız. Sürekli ertelenen tadilatlar ve kontrolörlerin gözden kaçırdığı detaylar, sonunda böyle bir kazaya davetiye çıkarmış. "Zaten her yağmurda sızan bir çatı, her rüzgârda sallanan bir merdiven" diyor bir komşu. İnsan ister istemez, "Sıradaki hangi bina?" diye düşünmeden edemiyor.
"Balkonlarımız Artık Bize Mezar Olmasın!"
Olay sonrası mahalle sakinleriyle yapılan sohbetler, asıl derinin ne kadar büyük olduğunu ortaya koyuyor. İstanbul'daki pek çok binanın aynı kaderi paylaştığını, denetimlerin yetersiz kaldığını ve can güvenliğinin hiçe sayıldığını anlatıyorlar. Özellikle deprem bölgesinde yaşadığımızı hatırlatarak, "Bu görüntüler aslında bir uyarı" diye ekliyorlar.
Yetkililer, binada gerekli incelemeleri sürdürürken, riskli olduğu tespit edilen diğer bölümler için de işlem başlatıldığını duyurdu. Umarız bu olay, benzeri yapılar için bir uyanış vesilesi olur da, daha büyük faciaların önüne geçilir.
