Yine o tanıdık ürperti. Bu sefer rakam 4.3'tü ve yerel saatle 16:31'i gösterdiğinde, Hatay'ın Defne ilçesinin hemen açıklarında, yerin 7.75 kilometre altında bir enerji boşaldı. AFAD'ın verileri, bölge için ne yazık ki artık sıradanlaşan bu sismik aktiviteyi soğuk rakamlarla kaydetti.
Şiddetli miydi? Eh, bölge halkı maalesef bu tür sarsıntılara neredeyse alışkın. Derinliğin nispeten az olması, yüzeydeki hissedilirliği artıran bir faktör olarak öne çıkıyor. Ancak ilk belirlemelere göre, can veya mal kaybına dair bir bilgi bulunmuyor. Bu, en azından içinizi bir nebze olsun rahatlatabilir.
Peki ya artçılar? Depremin hemen ardından en çok sorulan soru bu oluyor. Uzmanlar, bu büyüklükteki bir depremin ardından daha küçük sarsıntıların olabileceğini, bunun son derece doğal bir süreç olduğunu belirtiyorlar. Yine de, 'küçük' kelimesi bölge insanı için ne ifade ediyor, orası ayrı bir muamma.
Bölge Sürekli Tetikte
Hatay ve çevresi, ülkemizin en aktif deprem kuşaklarından birinin üzerinde yer alıyor. Kahramanmaraş merkezli o korkunç depremlerin yaraları daha yeni yeni sarılırken, bu tarz sarsıntıların insanlarda yarattığı psikolojik etki, fiziksel etkisinden çok daha derin ve kalıcı olabiliyor. İnsanların 'acaba bu artçı mı, yoksa yeni bir büyük depremin habercisi mi?' sorusu zihinlerini kemiriyor.
AFAD ve diğer ilgili kurumlar, anbean veri toplamaya ve durumu izlemeye devam ediyor. Vatandaşların sakinliğini koruması ve yetkili kurumların açıklamalarını takip etmesi ise her zamanki gibi en kritik uyarı. Unutmayalım, hazırlıklı olmak, korkudan çok daha güçlü bir silahtır.
