Gökyüzü adeta yarılmıştı. Vietnam'ın kuzeyindeki dağlık bölgelere düşen muson yağmurları, sıradan bir yağış olmaktan çıkıp tam anlamıyla bir kabusa dönüştü. İnsanların gözünde, sellerin ne kadar acımasız olabileceğine dair o korkunç gerçeklik yeniden canlandı.
Resmi makamların açıklamaları yürek burkuyor: en az 9 can bu amansız sularda kaybolup gitti. Bir de, belki de en acı tarafı, 5 kişinin hâlâ nerede olduğunu kimse bilmiyor. Kurtarma ekipleri, umutla, inatla çalışıyor ama doğanın gazabı karşısında insanın ne kadar çaresiz kalabildiğini bir kez daha görüyoruz.
Bölge Tamamen Tecrit Edildi
Ha Giang eyaleti - ki burası Çin sınırına yakın, engebeli arazisiyle bilinen bir bölge - şu an dünyadan kopmuş durumda. Yollar sular altında, ulaşım tamamen felç. İnsanlar evlerinde mahsur kalmış, dışarıyla bağlantıları kesilmiş. Kim bilir kaç kişi, yardım gelmesi için dua ediyor şu an?
- Yerel yetkililer olağanüstü hal ilan etmek zorunda kaldı
- Okullar tatil edildi, resmi kurumlar kapandı
- Telefon hatları düzensiz çalışıyor, iletişim kopuk
Öyle ki, bazı köylerde insanlar çatılara çıkmak zorunda kalmış. Sellerin şiddeti o kadar büyük ki, betonarme yapılar bile bu güce dayanamıyor. Aslında her yıl muson mevsiminde benzer manzaralar yaşanıyor ama bu seferki gerçekten farklı - daha yıkıcı, daha acımasız.
Komşu Ülkeler de Alarmda
Vietnam'daki bu felaket, bölge genelinde endişe yarattı. Laos ve Tayland'ın kuzey bölgelerinde de benzer şiddetli yağışlar var. Oralarda da durum pek iç açıcı değil anlayacağınız. Doğa, tüm gücüyle kendini hatırlatıyor adeta.
Kurtarma ekipleri - ki onlar da büyük risk altında çalışıyor - teknelerle ulaşabildikleri her yere ulaşmaya çalışıyor. Ancak suyun şiddeti o kadar fazla ki, bazı noktalara girmek neredeyse imkansız. Helikopterler havadan yardım ulaştırmaya çalışıyor ama hava koşulları buna da çoğu zaman izin vermiyor.
Şu an bölgede yaşananları anlatmak için kelimeler yetersiz kalıyor gerçekten. Bir yanda kayıp yakınlarının çaresiz bekleyişi, diğer yanda doğanın sınırsız gücü... İnsan, böyle anlarda ne kadar küçük olduğunu bir kez daha anlıyor.