Hava kararmak üzereydi, o her zamanki yoğun saat karmaşasında... Sakarya'nın o meşhur caddelerinden birinde, belki de sıradan bir akşamüstü olacaktı her şey. Ta ki o korkunç 'bam' sesine kadar.
İki yaya -kim bilir belki de eve dönüyorlardı- karşıya geçmek için yola adımlarını attılar. Ama işte o an, o saniyeler içinde her şey altüst oldu. Gelen otomobil onları görmedi mi, yoksa onlar mı geç kaldı? Kim bilir...
O Anlar Kamerada
Olay yerine gelen polis ekipleri -her zamanki titizlikleriyle- inceleme yaparken, çevredeki güvenlik kameraları da konuşmaya başladı. Görüntülerde net olarak belliydi: İki kişi yola aniden çıkıvermiş, otomobil de ne yapsın, frenlere asılmış ama nafile.
Sonuç? İki yaralı. Allah'tan ki can kaybı yok. Ama o korku, o travma -inanın- bedenlerindeki yaralardan daha derin olmalı.
Yaralıların Dramı
Ambulanslar olay yerine adeta ışık hızıyla ulaştı. Sağlık ekipleri -o soğukkanlılıklarıyla- müdahaleye başladılar. İki yaralıyı da hemen en yakın hastaneye yetiştirdiler. Durumlarının ciddi olmadığı söyleniyor ama -biliyorsunuz- bu tür kazalar bazen göründüğünden daha sinsi olabiliyor.
Sürücü ise şokta. Polis ifadesini alırken, 'Gözümün önünde oldu, hiçbir şey yapamadım' diye tekrarlayıp duruyormuş. Zavallı adam, o anki çaresizliği düşünsenize...
Uzmanlar Ne Diyor?
Trafik psikologları bu tür kazalar için hep aynı şeyi söylüyor: 'Yayalar, araçların hızını ve mesafesini tahmin etmekte genellikle zorlanıyor.' Bir de şu var tabii -sürücülerin dikkati dağılabiliyor, bir anlık dalgınlık işte.
- Yaya geçitlerini kullanmak hayat kurtarır
- Sürücüler özellikle akşam saatlerinde daha dikkatli olmalı
- Her iki taraf da göz teması kurmaya çalışmalı
Bu kaza bize bir kez daha hatırlattı: Trafikte hayat, gerçekten bir saniyeye bağlı. O saniyeyi iyi kullanmak da hepimizin elinde.
Yaralılara acil şifalar diliyoruz -umarım bir daha böyle haberler vermeyiz.