İstanbul'da adeta bir film senaryosunu andıran bir dolandırıcılık operasyonu daha sona erdi. Araç kiralama hayaliyle yüzlerce kişiyi avlayan organize suç şebekesi, polisin titiz çalışmasıyla çökertildi. Olay, insanların güvenini istismar etmenin ne kadar acımasız olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Şebeke, sosyal medya ve çeşitli internet sitelerinden yayınladıkları reklamlarla, neredeyse piyasanın yarı fiyatına lüks araç kiralama vaadinde bulunuyordu. İnsanlar bu 'fırsat' karşısında heyecanlanıyor, peşinatları yatırıyordu ama - ne yazık ki - hiçbiri hayalini kurduğu araca kavuşamıyordu.
Müşteri Gibi Görünen Polisler
İşin ilginç yanı, bu dolandırıcıların o kadar inandırıcı olmalarıydı ki... Ofis kiralıyorlar, profesyonel görünümlü web siteleri hazırlıyorlar, hatta müşteri hizmetleri bile oluşturuyorlardı. Sanki gerçek bir şirket gibi çalışıyorlardı ama aslında her şey bir yutturmacaydı.
Polisin operasyonu ise tam bir istihbarat başarısı. Özel ekipler, aylar süren takibin ardından şebekenin tüm üyelerini tek tek tespit etti. Müşteri kılığına giren polis memurları, şüphelilerle birebir görüşmeler yaptı ve tüm iletişim kanıtlarını topladı.
6 Milyon Lira Nereye Gitti?
Dolandırılan paranın boyutu gerçekten şaşırtıcı: Tam 6 milyon lira! Bu parayla neler alınmaz ki? Belki küçük bir filo, belki lüks bir villa... Ama dolandırıcılar için sadece 'kolay para'ydı.
Operasyon günü geldiğinde, eş zamanlı baskınlarla 13 şüpheli gözaltına alındı. Evlerinde ve ofislerinde yapılan aramalarda, dijital cihazlardan banka hesaplarına kadar tüm deliller toplandı. Sanıklar, 'örgüt üyesi olmak' ve 'nitelikli dolandırıcılık' suçlarından adliyeye sevk edildi.
Bu olay bize bir kez daha gösterdi ki, internette gördüğümüz her 'fırsat' gerçek olmayabilir. Özellikle araç, emlak gibi büyük paraların döndüğü işlemlerde iki kere düşünmekte fayda var. Polisin bu başarılı operasyonu ise suçlular için caydırıcı bir mesaj niteliğinde: Türkiye'de kanun kaçaklarına asla göz yumulmuyor.
