Tam da insanın 'artık yakalanmazlar' dediği noktada, Türk güvenlik güçleri adeta filmleri aratmayan bir operasyona imza attı. Uluslararası arenada kırmızı bültenle aranan -evet, o meşhur kırmızı bültenle- tam 11 suçlu, dünyanın dört bir yanından toplanıp Türkiye'ye getirildi.
Bu iş öyle sıradan bir yakalama operasyonu falan değil, bilesiniz. Neredeyse yarım yüzyıllık meslek hayatımda böylesine organize ve geniş kapsamlı bir operasyona nadiren rastladım. Adeta uluslararası suç haritasından isimler tek tek silindi.
Operasyonun Perde Arkası
İşin iç yüzüne bakınca, olayın sıradan olmadığı hemen anlaşılıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü Interpol Dairesi Başkanlığı'nın koordinasyonunda yürütülen bu operasyon, tam anlamıyla bir 'zamanlama harikası' diyebilirim. Suçluların peşine düşmek için en uygun an kollanmış, tüm dünyada eş zamanlı hareket edilmiş.
Kimdi bu suçlular? Aramızda kalsın, bazı isimler gerçekten şaşırtıcı. Öyle sokak serserileri falan değil, uluslararası suç şebekelerinin önemli halkaları. Hani şu filmlerde gördüğümüz, bir ülkeden diğerine kaçan, kılık değiştiren tipler var ya, işte onlardan.
Nasıl Yakalandılar?
Bu kısmı anlatırken insan ister istemez heyecanlanıyor. Suçluların yakalanma hikayeleri tek tek incelendiğinde, her birinin farklı bir senaryosu var. Kimi lüks bir otelde kahvaltı ederken, kimi sınır kapısında pasaport kontrolü sırasında, kimi de -inanın- plajda güneşlenirken yakalanmış.
- Yurtdışında farklı ülkelerde saklanan 11 suçlu
- Interpol kırmızı bülteniyle uluslararası düzeyde aranıyorlar
- Türkiye'nin diplomatik ve güvenlik işbirliği ağı
- Eş zamanlı ve koordineli operasyon
- Organize suç örgütlerine ağır darbe
Aslında bu operasyon bize şunu gösterdi: Türkiye artık uluslararası suçla mücadelede sadece alan tarafı değil, organizatör tarafı. Yani masada oturan, hamle yapan taraf. Bu kadarını söyleyeyim de gerisini siz düşünün.
Sonuçları Ne Olacak?
Şimdi merak ediyorsunuzdur, 'Peki bundan sonra ne olacak?' diye. Bence asıl hikaye şimdi başlıyor. Bu suçluların yargılanma süreçleri, itirafları, verecekleri ifadeler... Hepsi uluslararası suç ağları hakkında önemli bilgileri gün yüzüne çıkaracak.
Düşünsenize, bu isimlerin her biri adeta birer bilgi hazinesi. Konuştukça, yeni operasyonların kapısını aralayacaklar. Belki de bu operasyon, daha büyük bir kartopunun sadece başlangıcı.
Son bir not: Bu başarı, sadece güvenlik güçlerimizin değil, aynı zamanda diplomatik kanalların da ne kadar etkili kullanılabileceğinin göstergesi. Yani işin içinde Dışişleri'nden Adalet Bakanlığı'na kadar pek çok kurumun emeği var. Hepsi takdir edilesi bir uyum içinde çalışmış.
Velhasıl, bugün Türkiye'nin güvenlik ve adalet alanında önemli bir günü. Uluslararası arenada 'arananlar listesi'nden 11 isim silindi. Geriye kalanlar içinse sanırım sıra yakında onlara gelecek...
