İstanbul'da gerçekleştirilen son operasyon, suç dünyasının yüzünü değiştiren şok edici bir gerçeği ortaya çıkardı. Ders kitapları ve sınav stresi arasında kaybolmuş gibi görünen bir üniversite öğrencisi, aslında karanlık bir çetenin beyni çıktı.
Evet, yanlış duymadınız. Kampüs koridorlarında sırt çantasıyla dolaşan bu genç, geceleri tamamen farklı bir kimliğe bürünüyordu. Polisin uzun süredir takip ettiği 'K' kod adlı çete liderinin, prestijli bir üniversitede okuyan 22 yaşındaki bir öğrenci olduğu anlaşıldı.
Kütüphane ve Suç Dünyası Arasında İki Yüzlü Yaşam
Bu genç adam—adeta iki ayrı hayat yaşıyordu. Gündüzleri derslere girip projeler hazırlayan başarılı bir öğrenci portresi çizerken, geceleri organize suç faaliyetlerini yönetiyordu. İnanması güç ama gerçek.
Polis kaynakları, operasyonun detaylarını anlatırken hâlâ şaşkınlıklarını gizleyemiyor. 'Dijital kumpas' olarak adlandırılan yöntemle, tam 81 kişiyi dolandıran çetenin liderinin bu kadar genç çıkması herkesi hayrete düşürdü.
Operasyonun Perde Arkası
Olay, aslında küçük bir ihbarla başladı. Bir mağdur, kendisine yapılan dolandırıcılık girişimini polise bildirdi. Ama işin arkasında sandıklarından çok daha büyük bir örgüt olduğu kısa sürede anlaşıldı.
- 81 farklı mağdur
- Yüzbinlerce liralık zarar
- Karmaşık dijital dolandırıcılık yöntemleri
- Üniversiteli lider ve 6 yardımcı
Polis ekipleri, adeta bir dedektif romanını andıran çalışmalarla önce dijital izleri takip etti. Sonra... işte o an geldi. Liderin kimliği ortaya çıktığında, emniyet mensuplarının yüz ifadeleri görülmeye değerdi.
Sosyal Medya Tuzağı ve Mağdurlar
Çete, sosyal medya üzerinden kurduğu sahte hesaplarla avına çıkıyordu. İnsanların güvenini kazanıp, sonra da onları dolandırıyorlardı. Yöntem o kadar ince işlenmişti ki, mağdurların çoğu olanları ancak iş işten geçtikten sonra anlayabiliyordu.
Bir mağdur, 'Paramı çaldılar ama asıl güvenimi kaybettim' diyor. Haklıydı belki de. Çünkü bu tür olaylar, insanların birbirine olan inancını da zedeliyor.
Operasyon sırasında ele geçirilen deliller arasında—inanın—üniversite ders notları da vardı. Suç planları ve matematik problemleri aynı masanın üzerinde duruyordu. İronik değil mi?
Adalet Bekliyor
Şimdi, bu genç 'lider' ve ekibi adaletin karşısına çıkmayı bekliyor. Üniversite yönetimi ise durumu 'şaşkınlıkla ve üzüntüyle' karşıladıklarını ifade etti.
Peki, bu olay bize ne gösteriyor? Belki de suçun artık hiç beklemediğimiz yerlerden, hiç beklemediğimiz yüzlerle karşımıza çıkabileceğini... Ama polisin her zaman tetikte olduğunu da unutmamak lazım.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün bu operasyonu, sadece bir çetenin değil, aynı zamanda toplumun güvenliği için verilen mücadelenin de bir göstergesi oldu. Ve şu bir gerçek ki, suçun eğitim seviyesi ya da sosyal statüsü yok.