Artık her şey eskisi gibi değil. Suçlular için kötü haber: Adli tıp uzmanları, yeni tekniklerle neredeyse her türlü suçu aydınlatıyor. Son veriler ise gerçekten şaşırtıcı.
Dijital çağın getirdiği en büyük değişimlerden biri de adli bilimler alanında yaşanıyor. Eskiden olay yerinde bırakılan parmak izleri, ayak izleri yetiyordu belki. Ama şimdi? Her şey çok farklı.
Rakamlar Konuşuyor: %81 Vurgusu
Son araştırmaya göre, adli tıp laboratuvarlarında incelenen olayların yüzde 81'inde dijital deliller belirleyici rol oynuyor. Bu oran, geçen yıla göre ciddi bir artış anlamına geliyor. Adeta her dört vakadan üçünde teknoloji, adaletin yanında yer alıyor.
Kim derdi ki cep telefonları, sosyal medya paylaşımları, hatta akıllı saat verileri bir gün mahkeme salonlarında en güçlü tanık olacak? İşin garip tarafı, suçluların çoğu bu dijital izleri silmeyi unutuyor - ya da beceremiyor.
Uzmanlar Ne Diyor?
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz adli tıp uzmanları, durumu 'devrim' olarak nitelendiriyor. Bir uzmanın dediği gibi: "Eskiden fiziksel delillerle yetinmek zorundaydık. Şimdi ise sanal dünyada bırakılan her iz, bize yeni kapılar açıyor."
Başka bir uzman ise daha net konuşuyor: "Suç işleyenler, aslında kendi kuyularını kazıyor. Çünkü farkında olmadan o kadar çok dijital iz bırakıyorlar ki..."
Peki Bu Ne Anlama Geliyor?
- Suç soruşturmaları artık çok daha kapsamlı
- Dijital okuryazarlık, adli personel için zorunluluk haline geldi
- Yeni uzmanlık alanları doğuyor
- Mahkeme süreçleri hızlanıyor
Aslında düşününce... Teknoloji kötüye kullanıldığında suç aracı olabiliyor, ama aynı zamanda adaletin de en büyük yardımcısı. İronik değil mi?
Sonuç olarak, adli tıp bilimi hiç olmadığı kadar güçlü. Suçlular için artık 'kaçış' yok denecek kadar az. Dijital dünyada bıraktıkları her iz, onları ele veriyor. Ve bu oran - yüzde 81 - gelecek için çok şey vaat ediyor.
