İstanbul'da adeta bir kabus gibi başlayan gün, milyonlarca vatandaşın kişisel bilgilerinin uluslararası boyutta sızdırıldığı akıl almaz bir skandalla devam etti. Öyle ki, bu veri ihlali o kadar büyüktü ki neredeyse her evden en az bir kişinin bilgileri yabancı sunucularda dolanıyordu.
Savcılığın titiz çalışması sonucu ortaya çıkan tablo gerçekten içler acısı. Düşünsenize, kimlik numaraları, adresler, telefonlar - neredeyse hayatınızın bütün dijital izleri- bir anda yabancı ellerde. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın siber suçlar birimi, bu karanlık ağın ipuçlarını takip ederek olayın merkezine ulaşmayı başardı.
Operasyonun Perde Arkası
Gece yarısına doğru başlayan operasyonlarda, İstanbul'un farklı ilçelerinde eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Polis ekipleri, adeta bir gerilim filminden fırlamış sahnelerle şüphelilerin kapılarını çaldı. İçeriye ani girişler, arama çalışmaları ve ele geçirilen dijital deliller... Her şey çok planlıydı.
Şüphelilerden birinin evindeki bilgisayarda bulunan veriler, soruşturmanın seyrini değiştirecek nitelikteydi. Öyle ki, bu kişinin elinde milyonlarca vatandaşa ait kişisel bilgilerin yanı sıra, bu verileri yurtdışına nasıl aktardığını gösteren dijital izler de mevcuttu.
Mahkemede Çarpıcı Gelişmeler
Nöbetçi mahkemedeki duruşma saatlerce sürdü. Savcılık, elindeki delilleri tek tek sunarken, sanık avukatlarının itirazları da havada uçuşuyordu. Mahkeme salonundaki gergin bekleyiş, nihayet kararla sonuçlandı.
6 şüpheli için 'tutuklama' kararı çıkarken, diğer 4 kişi adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Peki ya serbest kalanlar? Onlar hakkında da soruşturma derinlemesine devam ediyor. Zaten bu işin arkasında daha büyük bir organizasyon olduğu kesin gibi.
İstanbul Adliyesi'nden edindiğimiz bilgilere göre, tutuklanan şüphelilerin hepsi organize bir şekilde çalışıyormuş. Her birinin farklı görevleri varmış - kimisi verileri topluyor, kimisi işliyor, kimisi de yurtdışına aktarıyormuş. Modern çağın dijital hırsızları yani.
Peki Bu Verilerle Ne Yapılıyordu?
Aslında en can alıcı soru bu. Milyonlarca kişinin kişisel verisi yurtdışına neden sızdırılır? Cevap basit: Para. Evet, bu veriler uluslararası siber suç pazarlarında altın değerinde. Kimlik avı dolandırıcılıklarından, hedefe yönelik reklamcılığa kadar birçok alanda kullanılabiliyor.
Düşünün, sizin kimlik bilgilerinizle yurt dışında bir banka hesabı açılsa veya kredi çekilse? İşte tam da bu yüzden bu tutuklamalar çok önemli. Ancak şunu da eklemeliyim ki, bu buzdağının sadece görünen kısmı olabilir.
Uzmanlar, Türkiye'deki veri güvenliği konusunda ciddi uyarılarda bulunuyor. Özellikle son dönemde artan bu tür olaylar, aslında hepimizin dijital güvenliğimizi yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini gösteriyor. Belki de şifrelerimizi değiştirmenin, iki faktörlü doğrulama kullanmanın tam zamanıdır.
Bu arada, savcılık soruşturmasının genişletilmesi bekleniyor. Yeni gözaltılar ve tutuklamalar da kapıda olabilir. Çünkü bu işin finansal ayağı henüz tam olarak aydınlatılamadı. Para trafiğinin izleri nereye uzanacak? Hep birlikte göreceğiz.