Dünyayı sarsan Jeffrey Epstein skandalının karanlık dehlizlerinden yeni bir şok iddia daha yükseliyor. Hayatını kaybeden model ajansı sahibi Jean-Luc Brunel'in eski asistanı, Fransız medyasına yaptığı açıklamayla adeta bomba etkisi yarattı.
O kadar net hatırlıyor ki, gözlerinin önüne geliyor yıllar sonra bile. Brunel'in ofisinde çalıştığı o karanlık dönemde, dünyaca ünlü bir başbakanın kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu iddia ediyor. "Bana tecavüz etti" diyor, sesi titreyerek.
Karışık Duygular İçinde Bir İtiraf
Yıllarca sessiz kalmayı tercih etmiş. Neden mi? Korku, utanç, belki de güçlü bir siyasi figürle karşı karşıya gelmenin yaratacağı sonuçlardan çekinme. Ama artık dayanamıyor. İçindeki o ağır yükü taşımak, her geçen gün daha da zorlaşıyor.
Brunel'in ofisinde çalışırken neler gördüğünü anlatıyor. Orada, Karin Models ajansında, genç kızlara yönelik sistematik bir sömürü düzeni olduğunu söylüyor. Ve kendisi de bu düzenin kurbanlarından biriymiş meğerse.
Adalet İçin Son Şans
Fransa'da yargı, Brunel hakkındaki iddiaları araştırıyor şu sıralar. İşte bu yargılama süreci, onun için bir nevi son şans. Belki de hiç konuşmayacaktı, ama adaletin yerini bulması için artık susmak istemiyor.
Düşünsenize - dünyanın en güçlü insanlarından biri olduğu iddia edilen bir isim, böyle bir suçlamayla karşı karşıya. Siyaset arenasında yüksek mevkilerde bulunmuş, uluslararası arenada tanınan biri. İsmini vermiyor henüz, ama ipuçları oldukça çarpıcı.
Epstein davasının üzerinden yıllar geçmesine rağmen, her yeni ifşa bir domino taşı gibi diğerlerini tetikliyor. Bu iddia da öyle - belki de buzdağının görünmeyen kısmındaki en büyük parçalardan biri.
Peki ya sonra? Eğer iddialar doğrulanırsa, uluslararası siyasette deprem etkisi yaratabilir. Güçlü bir liderin kariyeri bir anda sona erebilir, ülkeler arası ilişkiler sarsılabilir. Ama en önemlisi, belki de sessiz kalan diğer kurbanlara ilham olacak ve benzer hikayelerin ortaya çıkmasını sağlayacak.
Gerçek şu ki, bu sadece bir kişinin hikayesi değil. Dünya çapında güç ve istismar ilişkisini sorgulatan, adalet sisteminin en üst düzeydeki isimleri bile kapsayabileceğini gösteren çarpıcı bir örnek. Ve mağdurun cesareti, belki de birçok insan için umut ışığı olacak.
