Leman Dergisi'ne Şok İddianame: 'Hakaret Dolu' Karikatür için Dava Açılıyor!
Leman Dergisi'ne 'Hakaret' İddianamesi Hazır

Gelin görün ki, mizah adı altında yapılanın sınırlarını zorlayan bir skandal daha gündemde. Bu seferki, Leman dergisinin sayfalarında patlak verdi. Öyle bir içerik ki, 'mizah' ile 'hakaret' arasındaki o ince çizgiyi tamamen yok etmiş.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, artık bu konuda sessiz kalmadı. Hazırlanan iddianame, olayın vahametini tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Savcılık, derginin 7 Mart 2024 tarihli sayısında yayımlanan bir karikatürün, doğrudan doğruya 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik' suçunu oluşturduğu kanaatinde. Bu, hafife alınacak bir suçlamadan çok daha fazlası.

Peki Neydi Bu Kadar Tepki Çeken?

O karikatür... Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V) temalı olduğu iddia edilen, ancak içeriği itibarıyla milyonlarca inananın kalbini yaralayan o çizim. Sosyal medya bir anda alev almış, tepkiler sel olup akmıştı. İnsanlar, 'mizah' adı altında dini değerlerin hedef alınmasını asla kabul etmedi.

Savcılık da aynı fikirde. Yürüttükleri soruşturma sonucunda, söz konusu karikatürün ne denli ağır ve tahrik edici olduğuna kanaat getirdiler. Ve artık iş, adliyeye taşınıyor. Bu, sıradan bir dava olmayacak. Toplumun hassasiyetleriyle oynamanın bedelinin ne olacağını gösterecek bir süreç başlıyor.

Yargı Süreci Başlıyor: Sırada Ne Var?

Hazırlanan iddianame, ilgili İstanbul Sulh Ceza Hakimliği'ne sunuldu. Hakimlikten çıkacak kabul kararının ardından, dergi yönetimi ve sorumlu yazı işleri müdürü hakkında resmen dava açılmış olacak. Sanıklar, Türk Ceza Kanunu'nun 216. maddesi kapsamında yargılanacak.

Madde diyor ki: 'Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan veya kin ve düşmanlığa tahrik eden kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.' Ciddi mi ciddi bir suçlama.

Bu dava, sadece bir karikatürden ibaret değil. Daha geniş bir meselenin, özgürlükler ile sorumluluklar arasındaki dengenin tartışılacağı bir dava. Mizahın sınırları nerede biter, hakaret nerede başlar? Toplumsal barışı zedeleyecek eylemler ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilir mi? Tüm bu soruların yanıtı, bu süreçte daha net şekillenecek.

Sonuç olarak, Leman dergisinin attığı bu adım, sadece kendi okur kitlesini değil, tüm toplumu ilgilendiriyor. Yargının vereceği karar, benzeri durumlar için de emsal teşkil edecek. Bir sonraki 'skandal' için herkesin daha düşünceli olması gerektiğini hatırlatacak. Bekleyip göreceğiz.