Adana'da yaşanan ve tüyleri diken diken eden bir olayda, bir kadının hayatını kabusa çeviren adam nihayet adaletin pençesine düştü. Öyle ki, burada klasik bir suç hikayesi değil, neredeyse filmlere konu olacak kadar karanlık bir senaryo vardı.
Olay şöyle gelişti: Sanık, kurbanın güvenini kazanmak için önce normal bir tanışma görüntüsü verdi. Ama asıl niyeti çok daha karanlıktı. Kadının içeceğine, fark ettirmeden sakinleştirici ilaç karıştırdı. İşte o an, her şey değişti.
İlacın Etkisiyle Savunmasız Kaldı
Kadın, içtiği sudan sonra kendini giderek daha güçsüz hissetmeye başladı. Sanki vücudu ona ihanet ediyordu. Bilinci bulanıklaştı, tepki verme yeteneği azaldı. İşte tam da bu anda, sanık en korkunç hamlesini yaptı.
Savunmasız haldeki kadına cinsel saldırıda bulundu. O anda kurbanın yaşadığı çaresizliği tahmin etmek bile insanın içini acıtıyor. Sonrasında ise olaylar daha da karmaşık bir hal aldı.
Deliller Konuştu, Yargı Kararını Verdi
Davada ortaya çıkan deliller gerçekten çarpıcıydı:
- Kadının vücudundaki ilaç kalıntıları
- Sanığın olay öncesi ve sonrasındaki davranış kalıpları
- Tanık ifadeleri ve teknik takip kayıtları
Mahkeme sürecinde sanık tabii ki suçsuz olduğunu iddia etti. Ama deliller o kadar güçlüydü ki, bu iddialar havada kaldı. Yargıç, dosyayı incelerken herhalde insanın içinden "Bu kadar da olmaz" demekten kendini alamamıştır.
Nihayet Adalet Yerini Buldu
Sonuçta, Adana 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarihi bir karara imza attı. Sanığa:
- 16 yıl cinsel saldırı suçundan
- 2 yıl da uyuşturucu madde kullanma suçundan
olmak üzere toplam 18 yıl hapis cezası verdi. Karar okunurken salondakilerin nefesini tuttuğunu hayal edebiliyor musunuz?
Bu davada ilginç olan şey -ve belki de düşündürücü kısmı- suçun işleniş şekliydi. Sanık, kurbanı fiziksel olarak etkisiz hale getirmek için modern tıbbı kötüye kullanmıştı. Sanki bir gerilim filminden fırlamış gibiydi.
Karar, topluma aslında önemli bir mesaj verdi: Ne kadar akıllıca planlanmış olursa olsun, adalet her zaman yerini bulur. Tabii bu arada, insanın aklına ister istemez şu soru geliyor: İnsanlar neden böyle yöntemlere başvurur ki?
Davayı takip eden avukatlar, kararın emsal teşkil edeceğini belirtiyor. Çünkü bu tür "kurnaz" yöntemlerle işlenen suçlar maalesef giderek artıyor. Umarım bu karar, benzer niyeti olanlar için caydırıcı olur.