Olay tam da beklediğiniz gibi değil aslında. Her şey, bir taciz davasının medyada yer almasıyla başladı ama işin rengi sonradan değişti.
Adalet Bakanlığı'ndan gelen açıklama, bugünlerde pek alışık olmadığımız türden netlikteydi. Bakanlık sözcüsü, "Bu iş artık farklı bir boyuta taşındı" diyor ve ekliyor: "Yargı sürecine müdahale anlamına gelebilecek her türlü yayın takip altında."
Spekülasyonlara Sert Tepki
Olay şu: Bazı medya kuruluşları, devam eden bir taciz davası hakkında -biraz fazla heyecanla- asılsız iddiaları gündeme taşımış. İşin ilginci, bu haberlerin yargılama sürecini etkileme ihtimali.
Adalet Bakanlığı'nın tepkisi gecikmedi. "Yargı bağımsızlığı konusunda hassasiyetimiz herkesin malumu" diyen yetkililer, bu tür yayınların sadece yanıltıcı olmadığını, aynı zamanda adaletin işleyişine de zarar verebileceğinin altını çizdi.
Yasal Süreç Kapıda
Peki ne olacak şimdi? Bakanlık, söz konusu haberlerle ilgili resmi bir inceleme başlattığını duyurdu. Bu demek oluyor ki, hukuki süreç artık kağıt üzerinde değil, fiilen işliyor.
"Hukuk devleti ilkesi sadece bir söz değil" diye vurgulayan bakanlık yetkilileri, medya kuruluşlarının yargı süreçlerine müdahale etmemesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Sanırım bu sefer iş ciddiye bindi.
Aslında durum şu: Yargılamalar sürerken yapılan spekülasyonlar sadece tarafları değil, toplumun adalete olan güvenini de zedeliyor. Bakanlığın bu hamlesi, belki de tam da bu noktada gerekliydi.
Sonuç olarak, Adalet Bakanlığı'nın bu net tavrı, medya-yargı ilişkilerinde yeni bir sayfa açabilir. Bekleyip göreceğiz tabii - hukuk herkese eşit mesafede durmalı sonuçta, değil mi?
