Ankara'nın Sincan ilçesinde, adeta bir alev fırtınasına dönüşen yangın, geceyi gündüze çevirdi. Bir boya dönüşüm fabrikasında başlayan yangın, görenleri hayrete düşüren görüntülere sahne oldu.
Olay, akşam saatlerinde birdenbire patlak verdi. Kim bilir belki de küçük bir kıvılcımdı her şeyi başlatan. Ama öyle bir an oldu ki, fabrikanın içindeki yanıcı maddelerle buluşunca, kontrolden çıkan bir ateş topuna dönüştü.
Gökyüzü Turuncuya Büründü
Yangının en çarpıcı yanı -tıpkı bir ressamın fırça darbeleri gibi- gökyüzünü turuncu ve kırmızı tonlara boyamasıydı. Çevredeki vatandaşlar, bu olağanüstü manzara karşısında adeta büyülendiler. Kimi endişeyle izledi, kimi de cep telefonlarıyla bu aniği ölümsüzleştirmeye çalıştı.
İtfaiye ekipleri yangın haberi alır almaz sahaya üşüştüler. Ve işte o zaman gerçek bir mücadele başladı. Su yerine köpük kullanmak zorunda kaldılar - çünkü boya kimyasalları suyla daha da tehlikeli hale gelebilirdi. Bu, yangınla savaşmanın en zor yöntemlerinden biriydi aslında.
Zorlu Mücadele Saatlerce Sürdü
Yangınla mücadele tam bir sabır sınavına dönüştü. İtfaiyeciler, alevlerin tamamen söndüğünden emin olmak için saatlerce uğraştılar. Köpük, su, tekrar köpük... Bu döngü belki de onlarca kez tekrarlandı.
Şaşırtıcı olan şu: Böylesine büyük bir yangına rağmen -Allah'a şükür- can kaybı yaşanmadı. Fabrikanın o saatlerde faal olmaması, büyük bir trajediyi önlemiş oldu. Ama maddi hasarın ciddi boyutlarda olduğu aşikar.
Yangının çıkış sebebi henüz netlik kazanmış değil. Yetkililer, karanlıkta kalan noktaları aydınlatmak için çalışmalarını sürdürüyor. Belki elektrik kontağı, belki insan hatası, belki de başka bir sebep... Zaman gösterecek.
Bu olay, sanayi bölgelerindeki yangın güvenliğinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha hatırlattı hepimize. Küçük bir dikkatsizliğin nelere mal olabileceğini gözler önüne serdi adeta.